- Kategori
- Deneme
Beceremedim İtirafı Asalettir
Antalya'nın Akseki ilçesi var, bilhassa ticarette iş bilirlikleriyle tanınmıştır.
Ailenin genç oğlu için alım-satım üzerine bir iş yeri açarlar. Oğul bir zaman sonra ellerini ovuşturarak, boynu bükük gelip de babasına "olmadı, beceremedim" dediğinde;
"Tamam koçum" der baba ve yine alış-veriş üzerine başka konuda yeni bir iş yeri açar. Uzaktan takip ettiklerinde görürler ki; gencin ticarete olan tutumu sonuçta başarısı beklenenin altındadır.
Yine bir gün keyifsiz bir şekilde "baba, çeşitli sebeplerden dolayı beceremedim" der bir suçlu gibi.
Baba:
-Sen ticaret adamı değilsin, sen bu işlerin adamı olamazsın, o zaman git memur ol" der. Orada babaların taktikleri bu, kimin neye kaabiliyeti varsa o yönde iş yapması düşünülür, bu çok doğaldır.
Her işin bir deneme süreci vardır. Örneğin benim çalıştığım kurumda, yeni açılan bir şube iki yıl üst üste kâra geçememişse, daha çok zararı önlemek açısından o şube kapatılırdı.
Anadolu'da bir düşünce vardır "bir evin erkeği o evin reisidir" denilerek evin ekonomik idaresi erkeğe bırakılırdı. Geçen bir kaç yılın sonunda aile borçlara battığında, düzeltemez adam ve bir gün karısına:
-Hanım, evin geliri tamamen senin idarende olsun, durumu görüyorsun, ben beceremedim, olamadı.
Biraz cesaret ile kişisel egoları arkada bırakarak "beceremedim, bu görevi beceremiyorum" itirafı kişiyi küçültmez bilakis takdirle karşılanır...
Hanım ele alınca evin ekonomisini, zaman içinde borçlar ödenir, düzlüğe çıkılır...
***********
Bir konu bir idare, bir yönetim, olmuyorsa olmuyordur. Fazla ısrara gerek yoktur, daha çok zaman kaybetmeden bayrağı ümit vaat eden bir başkasına teslim etmek gerek.
Kaybedilen vakit değerlidir. Bildiğimiz gibi vakit nakittir.
Bir ailede, bir toplulukta ekonomi yönetiminin özü girdi-çıktı dengesidir yani gelir-gider...
Gelire göre gider fazlaysa israfı önleme yoluna gidilir. İsraf önlendiği halde denge sağlanamamışsa geliri artırmanın yolları aranır ek iş gibi veya üretimi (geliri) artırmak, vb...
Ev halkının veya toplumda bireylerin yaşantı eğilimlerinin gözlenmesinde fayda var.
Bu bağlamda Norveç halkından bahsetmekte yarar var:
Halk mütevazı, eğlence denilince doğayı tercih ediyorlar bizdeki gibi, parasal harcamalar ile sağlığa zararlı içkili, kapalı mekan disko gibi gece eğlenceleri değil.
Evlerinde kullanıma elverişli eşyaları, mobilyaları sık değiştirmiyorlar, 10-15 sene kullanabiliyorlar.
Beslenmeleri tamamen doğal ve sağlıklı gıdalar...
Suç oranı düşük, güvenli bir ülke Norveç,
156 ülke arasında yaşanılacak en mutlu ülke seçildi Norveç.
Sağlık hizmetleri ücretsiz,
İşsizlik oranı % 2,
Kişi başına düşen milli gelir sıralamasında Avrupa'da 2. sırada ve,
Dünyanın en zengin ülkelerinden birisi.
Devlet ile halk el ele...
Ne mutlu...
Açıkçası imrendim...
Konu başlığına dönersek; büyük ölçüde Norveç'in yönetim başarı ve becerileri...
Selam ve saygı ile...
Yurdagül Alkan.