- Kategori
- Deneme
Begonvil

Ellerini ovalaya ovalaya yıkadı. Kokusu geçmiyordu bir türlü yağın. Lekeler de cabası. Hay ! Ben böyle dünyanın … “ diye söylendi. Üstelik o aklının her zaman bir köşesinde oturan kadın bugün de gelmemişti. Görememişti ezbere bildiği gözlerini kadının. Esasen morali kalbine bozuktu. Ben ne yapıyorum diye çok sormuştu kendine. Aşk böyle bir şeydi…
Begonvil çiçeği nasıl susuzluğa dirençli ise bende tam aksi. Hay ! Aksi !
Elini cebine attı. Dalgalandı elindeki 5 lik kaime. Cep de yok cepkende yok. Hayat bize haram, Sen bana haram. Parasız gülünmüyor bile. Gülmek de mi haram ? Masanın üstüne fırlattı parayı. Tabanlarını ovuşturarak bir Ah ! çekti. Yoruldum, yoruldum artık. Ayaklarını duvara dayadı. Uzun uzun ayak çizgilerini izledi. Manyak mıyım ben diye kahkaha atarken buldu kendini. Gözlerini yumdu gülümseyerek…
İki elinde fileler, içi tıkabasa erzak dolu. Yüzünde envayi çeşit açılmış gül edasıyla yürüyordu. İyi bir işi kazancı eşi ve çocukları vardı. Bundan iyisi Şam da kayısıydı. Kapıyı sevdiceği begonvili açmıştı. Sofra hazırdı. Pembe panjurlu evleri yoktu ama mutluydu, mutluydular. Tamircilik yaparak geçirdiği yılları kendine biriktirmiş ustasından sonra kalan yeri kendine almıştı binbir zorlukla. Güzel kazanıyordu Allah için. Yemeklerini yediler. Çocuklarıyla vakit geçirdi biraz . Çocuklar uyudu. Hanımı geldi üzerine eğildi. “Adamım, evimin direği, gönlümün sahibi seni seviyorum” dedi.
Gözlerinde mutluluğun verdiği bir iki damla yaşın yanaklarına süzüldüğünü duydu. Uyandı. Ustasının sözleri geldi aklına. Yine kendini işe veremediği o günlerden biriydi. Kadının gelmesini bekliyordu umutla. Gözleri yetmiyordu kadının artık. Gözlerin yetmediği yerde hayalleri devreye giriyordu. Bazen hayal mi rüya mı karıştırıyordu. Elinde bir roman, yemek molasında okumaya çalışıyordu bir gözü romanda, diğeri kapıda. Ustası farkındaydı umutsuz bir sevdaya düştüğünü Halil’in.
Mehmet Usta geldi sırtına vurdu Halil’ in dedi ki :
Unut romanları!
İşçisin sen işçi kal Halilim
Giy tulumları.
Mola bitti !
Haydi !
İşte bu meşhur ‘Tamirci Çırağı ‘ Halil’e ve onun Begonvil çiçeğine yazıldı. Bu yazım da emekçi olan işçi arkadaşlarıma, bana…
Emekçiye aşk bile parayla, hayal kurmak ve satın almak ise bedavaya ustam…
Halil…
( Melike Çelik )