Beli bükülmüş, boynu kopmuş, elinde nasır; ödülü çalışkanlık erdem, emek kutsal!

Ey yeryüzünün ezilen insanları, yenidünyanın yeni gücü Kerim Korkut’u hala duymayacak mısınız? Çağrılarımız çığlıklarınızla buluşmayacak mı? Evrenin çakalları yüzyılların yalanıyla yüzyıllardır sizi kandırıyorlar, görmüyor musunuz? Beliniz bükülmüş, boynunuz kopmuş, elinizde bir karış nasır; ödülünüz çalışkanlık erdem, emek kutsal!

Zavallılıkla onur duyulur mu, bu halinizle zavallısınız! Hangi bey, beyefendi nasırlı ellerinizi sıktı! Yeryüzünde heykeli dikilen işçi var mı? Bu yaptığınız alın teriyle ekmeğinizi kazanmak değil, kapitalizme uşaklık etmektir. Kapitalizm bir elinde kutsal, diğer elinde düzen, yanında asker polis seni köle yapmış.  Boğazına zincirler bağlayan kutsal dahi olsa kara kaplı kitapları koy bir tarafa. Sakallı sakalının teline bağlayarak seni kapitalistin kapısına uşak etmeye götürüyor!

“Napayım aç kalırım” Bence kalsan iyi olur, hatta ölsen… İnsanlık onurunu elinden alıp “çalışkanlık erdem, emek kutsal” gibi işine gelen sözde onurlarla seni satın alanlara, yaşama hakkını gasp edenlere, varlığını işgal edenlere karşı bir kere de insan gibi davran ve “ya istiklal ya ölüm” de!

Bunlar kim ya, siz doğarken bebekliğinizi satın falan mı aldılar; yani üzerinizde hakları mı var. Korkuyor musunuz? 7 milyara 300 milyon, deniz gölden korkuyor; yazıklar olsun! Üstelik yeryüzünün bütün iyileri yanınızdayken. İş onlarınsa dünya sizin, tapusu onların elinde olabilir ama dünyanın sahibi sizsiniz.

Belin bükülüyor mu? Evet. Boynun çöp gibi mi olmuş? Evet. Ya elindeki nasır? Satılık hacı cav cav referanslı “çalışkanlık erdem, emek kutsal” safsatalarına kanıyorsun, çocuk musun sen! Yüzyıllardır yedi ceddini böyle kandırıyorlar. Seni kutsalın vesayetinden kurtarmadığımız sürece kıyamete kadar sürüm sürüm sürüneceksin.

Emeğini sömürüyorlar, emek kutsal diyorlar; nasıl kutsalmış bu. Çalışıyorsun karşılığını alamıyorsun çalışkanlık erdemmiş! Kerim Korkut’a arkanı dön git.1000 lira asgari ücrete hayatını ipotekle. Bir şey bilmiyorsan öğretsinler, işe yaramıyorsan söylesinler. Bir ay boyunca kan ter, stajyer çocuklar gibi al sana 1000 lira.

Kerim Korkut onların ümüğünü sıkar ümüğünü, engel sensin “halimden memnunum” O zaman sokakta önüme çıkıp “abi bana 1 lira ekmek parası ver” demeyeceksin. Az’ın bereketi içindeymiş. Kim söylüyor? Hacı cav cav. Nasıl oluyor bu ya, harcadın mı bitiyor; ne bereketi, bereket nedir?

Uffff yoruldum valla… Milyar dolarlık Koç halinden şikâyetçi. 3000 maaşlı memur sokaklarda. Sen de çıt yok. Dünyanın en büyük sorunu ezilenler. Ezilenlerin ezilmesi değil, karşı durmayıp boyun eğmeleri.  Yanlış durakta araba bekliyorsun hemşerim; gideceğin yere sadece bizim duraktan gidebilirsin.

Kerim Korkut’u bir anlasan, bir anlasan…