Benim adayım Kılıçdaroğlu

Özellikle o çirkin saldırının ardından, tüm ülkenin ve dünyanın görebildiğini gördüm ben de. O, asaletini, sağlamlığını, adamlığını ve de Türkiye Cumhuriyeti'nin en yüksek makamına, Atatürk'ün makamına ne kadar yakışacağını kanıtlamıştır.
Olmaz, seçilemez deyip geçmeyin lütfen. İçinde bulunduğumuz ortamda RTE'nin karşısına çıkarılacak güçlü bir aday için muhalefetin iş birliği yapma ihtimali, neredeyse imkânsız haldedir. MHP, kesinlikle kendi adayını çıkarmakta kararlıdır. İkinci tura kalındığında ise MHP tabanının, CHP'nin adayını desteklemektense RTE'ye oy verme ihtimali daha fazladır. Kürtlerin de ikinci turda RTE'ye oy vereceklerinden şüphe yok. Üstelik, her ne kadar '' O'nun yaptığı katliamları unutamayız ! '' gibi söylemleri dillerine dolasalar da, gerçek başka türlüdür. Çünkü RTE'nin onlara özerklik sözü vardır.

Bu durumda, değeri gün geçtikçe anlaşılan, ileride çok daha iyi anlaşılacak olan, Tarih'in ise altın harflerle anacağı Sayın Kılıçdaroğlu, mutlaka Cumhurbaşkanlığına aday gösterilmeli ve Tarih'e karşı halkın ve CHP'nin sorumluluğu yerine getirilmelidir.

RTE'nin Kürtlerden alacağı muhtemel destek sayesinde, karşısındaki hiç bir adayın şansı olmayacaksa bile, bu şansın en yüksek olduğu kişi, kesinlikle Sayın Kılıçdaroğlu'ndan başkası olmayacaktır.

Ben, ülke gerçeklerini gören, vatanını seven bir vatandaş olarak, tarihe not düşmek adına kendi görevimi yaparak bu sözleri söylüyorum. Bu sözlerimde ve iddiamda oldukça ısrarlıyım. Dilerim her ne şekilde olursa olsun, ALLah bu ülkeyi RTE gibi dikta heveslilerinden, ülkeyi yüzyıllarca geriye götüren, bölen, satan, parçalayan zihniyetlerden korusun.

Fikret TEZAL