- Kategori
- İlişkiler
Bir çağ yangınıydı bu...

Bir çağ yangınıydı bu…
Televizyonun evlere girişiyle başlayan!
Öncesinde toplayıp başına komşuları bir bir, sonrasında dağıtan.
Önce evlerimize kapandık.
Sonra odalarımıza...
Sonra içimize!
Ne sıcak sohbetler kaldı, tavşankanı çayların eşliğinde yudum yudum paylaşılan.
Ne de sobalar, üstünde kestaneler pişirilip yenilen.
Şimdilerde bir başka camda arar olduk.
Eşimizi,
İşimizi,
Sevgilimizi.
Hemen yanı başımızda olanları unutarak, ne aradığımızı bilmeden!
Her gün biraz daha uzaklaşarak kendimizden, öz benliğimizden!
Unuttuk ozanlarımızı şairlerimizi…
Unuttuk yaz yağmurlarında kokusunu mis gibi içimize çektiğimiz topraklarımızın,
Rengini,
Kokusunu,
Yırttıkça yüzünü... bire bin veren bereketini.
Dallaslarla başlayıp, yalan rüzgarlarıyla devam eden dizilerin, sahte ve yapay cazibesine kaptırdık kendimizi...
Haraç mezat savurduk yalan rüzgarlarında, tüm değerlerimizi...
Bir büyük yalnızlığın içinde kavruluyoruz şimdi her birimiz.
Seni seviyorum kelimesinin anlamını bile unutarak…
Ve korkarak sevmekten!
Nefes alıyoruz,
Yaşıyoruz güya…
Yaşamak denirse eğer buna.