- Kategori
- Kültür - Sanat
Bir gün ben sen olsam
foto: joseph szabo http://www.photosofteenagers.com
Bir gün bir nehir olacağım
şimdi olduğumdan daha coşkulu
dünyaya şimdi baktığımdan daha mavi
koşarak vardığımda denizlere
balıkların gümüş sırtı,
yakamozların bilinmez anlarda
rasgele çıktığı gibi
parlayacağım geceleri ayışığında.
Bir gün toprak gibi bakacağım.
şimdi olduğumdan daha siyah
ve doğurgan
yaşamın adını koyacağım
bir taşın arasından,
insan ayağının basmadığı
basmaya bile değer bulmadığı bir yerde.
Bir gün yaprakların kenarından bakacağım dünyaya
herşey şimdi olduğundan küçük,
gökyüzünden başka bir şeyin görünmediği
yükseklerden düşen damlaların
tam altında olmanın
daha önce hiç keşfedilmemiş
sevinciyle.
Bir gün bir karıncanın inadında olacağım
anlamsız bulduğum,
anlamak istediğim,
ve karışmak istediğim kadar büyük bir çokluğun
adsız kahramanları gibi
sıradan,
benzeri çok,
biri gider öteki gelir kalabalığında
bir çöpü oradan oraya taşırken
büyük bir görevi yerine getirmenin
mutluluğuyla.
Bir gün bir kuşun kanadında olacağım.
Uzun göçlere çıkmadan önce
bir sürünün ortada uçanı olmak için
itaatkar ve uysal
ama vakur olarak
ve ait olduğum yeri kaybetmemek adına
gerekirse kavgadan hiç korkmadan.
Geceler ve gündüzler boyu hiç durmadan
kanat çırpacağım
yoruldukça en arkaya düşüp
gözgöze geleceğim diğerleriyle.
"beni beklemeyin ben size yetişirim"
dercesine.
bir gün bir balığın pulu olacağım.
kıvrak ve korkusuz yüzüp
bulunduğum kayanın rengine bürüneceğim.
bir mercanın içinde yıllarca
yaşamanın kolaylığını öğreneceğim.
ya da belki yalnız bir avcının
zıpkınında son bulacak
umarsızlığım.
"ne farkeder okyanus büyüklüğünde
herhangi bir balık olsam"
bile demeyeceğim.
sonra bir kum tanesi olacağım.
belki de bir kaya kristali
ya da bir yağmur damlası
olmadı bir kurtçuk
elmadaki.
Bir gün herşey olacağım
ve hiç bir şey.
şimdi olduğum gibi.
bir gün ben sen olacağım
ve hiç kimse
şimdi olduğum gibi.
Başak, 19/9/2007
foto: joseph szabo
http://www.photosofteenagers.com