- Kategori
- Şiir
Bir Pınarın iki Gözüydük

Dağ kıpırdar, dal kıpırdar, su titrerdi gecede
Kendi kendimize çoğalırdık öyle saklıca
Telaşlı bulutlar geçerdi üzerimizden
Yıldızlardan bir demet ışık düşerdi
Kara rüzgârlar estiren geceden saçlarına
Dünya dönüp dururdu yine öyle sessizce
Fakir köylere girerdik akşam basınca
Eski zamanlardan kalma ağıtlar
Nem salardı ansızın
Üzümler gibi o kara gözlerine
Bir pınarın iki gözüydük
Biri sendin biri ben
Ah, üzerinde yanmış ateşlerin külleri kalmış
O mezarlık sessizliğimiz !
Kaç türlü bakardık insana öyle
Her yerde ve her şeyde vardık
Suda, bulutta, rüzgârda, çırpınan gecede
İnsanda vardık
Ülkemizi düşünürdük hep, ülkeler içinde
Ah, dağ geçitlerini aydınlatan
Beyaz zambaklar aydınlığı
Gözleri ağlar, bölünmüş düşlerin acısı !
Deniz'lerin dalgası kıyılara vurduğunda
Seni de alıp götürdüler o gün
O çınarın gölgesinde
Dağ güllerinde asılı kaldı gözlerim
Kesildi rüzgârım, kurudu suyumuz
Bir pınarın iki gözüydük
Biri sendin biri ben