Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Kasım '11

 
Kategori
TV Programları
 

Bir sit-com Muhteşem Yüzyıl

Bir sit-com Muhteşem Yüzyıl
 

Halit Ergenç ve Okan Yalabık


Muhteşem Yüzyıl'ı izlerken bir kere tarihi olaylarla olan alakasını düşünüpte başlı başına destansı bir yapım beklemeyeceksiniz. (Rome ya da Spartacus gibi) Beklentilerinizi biraz daha düşürüp içinde kin, nefret, ihtiras, kıskançlık, aşk, tutku gibi duyguların bol bol işlendiği geçmiş dönem arkası yarınları gibi izlemelisiniz. (örn. yalan rüzgarı)

Sadece mekanlar ve kostümler farklı, hikaye de tarihten geliyor. Bu sebepten oyuncuların kostümlerine ve hikayeye bakıp da "tarihi bir dizi izliyorum." düşüncesinden sıyrılmalısınız. Çok temel olarak algılandığında şu anda televizyonda devam eden Öyle Bir Geçer Zaman ki, Anneler ve Kızları, Adını Feriha Koydum tarzı dizilerden pek bir farkı yok.

Beyninizde canlandırın, Süleyman padişah değil de çok zengin bir holdingin patronu rolünde olsun, Hürrem yeni eşi ve holdigin başına kendi çocuklarının geçmesini istiyor, Mahidevran, Süleyman'ın eski aşkı ve ondan olan çocuğunun holdingteki hakkını savunuyor, Pargalı evin damadı hırslı ve patronun koltuğunda gözü var, Hatice evin güzel kızı Pargalı ile evli ve deli gibi aşık, Valide sultan her dizi de olan klasik anne rolünde, Gül ağa ve Sümbül ağa ise evin kahyaları aralarında çekişme var ve evde olan herşeyi biliyorlar, Nigar kalfa evin damadına aşık ve gel gitler yaşıyor. Malkoçoğlu patronun has adamı kendi halinde takılıyor henüz evdekilerle bir sıkıntısı yok. İlerleyen bölümlerde patronun çocukları arasında koltuk kavgası da başlayacak. ( Bu açıdan bakılınca biraz "Aşk ve Ceza" biraz da "Hanımın Çiftliği" dizilerini andırmıyor değil aslında.)

Dediğim gibi bu açıdan izlenirse bir sıkıntı yok dizide. Bizim her zaman yaptığımız dizilere benziyor. Eğer dizi tarihi seyre uygun şekilde devam edecekse, Barbaros Hayrettin ve Mimar Sinan gibi karakterleri de dizide görmemiz beklenebilir.

Malkoçoğlu ve Burak Özçivit

Dizi bu kadar eleştirilmesine rağmen bazı oyuncuların kariyerlerine çağ atlattı denebilir. Örneğin Okan Yalabık, Pargalı rolü ile ödül aldı ve oyunculuğu ile ilerisi için önemli mesafe katetti. Bu isme son dönemde diziye katılan Burak Özçivit'i de ben ekliyorum. Her ne kadar pek at sırtında kılıç sallarken görmesekte!! Malkoçoğlu rolü onu yakışıklı genç rollerinden sıyırıp daha erkeksi bir role soktu. Gayet iyi biliyorum ki kara kaşlı kara gözlü bu genç izleyenlerden de tam not alıyor. Böylelikle bundan sonraki kariyerinde bu rollerde daha sık görebiliriz.

Ve Mehmet Günsür Geliyor.

Sinemamızın yakışıklılarından Mehmet Günsür'ün, şehzade Mustafa rolüyle Muhteşem Yüzyıl ekibine katılacağını daha önceden öğrenmiştik. Artık detaylarda belli; Şubat ayında diziye katılacak olan Günsür, Haziran 2013'e kadar bu rolde oynayacak. Niye haziran 2013 derseniz, canlandıracağı Şehzade Mustafa karakteri aynı Pargalı gibi ömrü dizide olduğu gibi gerçek hayatta da kısa olan bir karakter. Bu sebepten ikisine de alışmamak gerekiyor.

Son söz: Dizi yavaş gidiyor eleştirilerine bende katılıyorum. Bu hızla giderse Kanuni'nin hüküm sürdüğü 46 yıl bitmek bilmez. Yok eğer gerçekten uzun soluklu bir dizi olacaksa en az 8 10 sezon sürmesi gerekiyor. Ama bunu bizim ülkemizde gerçekleştirmek çok zor. En ufak bir reyting düşüşünde yapılan saçma sapan finallere iyice alıştık. Dizi senaristlerine bir tavsiye, bu tarz dizilerde eskiye dönüş sıklıkla yaşanır, kimbilir belki senaristler düşünüp Yavuz Sultan Selim Han'a da dizide yer verebilir ayrıca Kanuni'nin annesi Hafsa Sultan'ın da gençliğini ekrana getirebilirler.

 
Toplam blog
: 106
: 1591
Kayıt tarihi
: 11.07.11
 
 

Metin ve haber yazarı ..