- Kategori
- Siyaset
Bırakınız giysinler efendim bırakınız konuşsunlar

İnsanların türbanı veya dekoltesiyle ilgilenenler ve aynı zamanda fikri beyan edenleri yargılama cürretini gösterenler bunu neden yapıyorsunuz?
Siyasetçiler ''türban'' ''dekolte'' gibi kadın modasını ilgilendiren konuları ülkenin bir numaralı sorunu haline getirdiler bizim memlekette. Çünkü rant malzemesi yapılabilecek en kolay şey insanların inançları, değerleri, yaşamları. Yeter ki bir deli kuyuya bir taş atsın sonra seyreyle gürültüyü ve tuttuysa eğer bu taktik fikir beyan etmeyen tek Allah kulu kalmaz memlekette ''ayaktan başa kadar''. Oysa bir baksanız ardına ne ihaleler, ne anlaşmalar, ne özelleştirmeler gizlidir siz kadın modasıyla ilgilenirken. Yoksa siz samimi duygularla türbanınızımı savunuyorlar sanmıştınız? Buna gülerim işte. Geçmişte türbanı yasaklayan zihniyet nasıl siyasi rant peşindeyse bugün savunanlarda aynı rantın peşindekiler. Aradaki fark biri cumhuriyet elden gitti çığırtkanlığı yaparken diğeri de din elden gitti çığırtkanlığı yapıyor. Gelin görün ki siz ne giyeceğinizi örtünüzü nasıl bağlayacağınızı şaşırırken onların İsviçre'de yeni bir banka hesabı daha açılıyor.
Vazgeçin insanların kıyafetlerini kullanmaktan efendiler. Gelin ülkedeki eğitimi, ulaşımı, iletişimi, sağlığı devletleştirin. İnsanlara eşit yaşam hakkı sunun. Ne giydikleriyle değil ne ürettikleriyle, ülkeye ne kazandırdıklarıyla veya kaybettirdikleriyle yargılayın. Reklamınızı yapmak uğruna harcadığınız paraları kimsesizlere, çaresizlere harcayın ki refah, huzur, mutluluk neymiş bir kez olsun gönül rahatlığıyla uyumak neymiş tatsın bu coğrafyanın çile çekmeyi kader saymış insanları. Bakın vefakar bu halk sizi nasıl baş tacı edecek. Kimse cebinize doldurduğunuz paralarla ilgilenmiyor. Sadece ''Allah'ın'' biz kullarına nasip kıldığı bu hayatı yaşamak istiyor. Elinizi vicdanınıza koyun ve şöyle bir geriye bakın demiyorum... Bugünü milat sayıp yepyeni bir Türkiye kurun bizlere. Kurun ki yaşam mücadelesinden manevi duygularını yitirme aşamasına gelmiş bu insanlara gülümseme hakkını tanıyın. Üzerimizdeki fazla yükü alın ki biz de dik yürüyebilelim Türk Milleti'ne yakışır bir şekilde.
Bırakınız giysinler efendim, bırakınız konuşsunlar. İnsanoğlunun giydiği veya konuştuğu ile yıkılmaz hiç bir vatan. Yolsuzlukla, duygusuzlukla, eşitsizlikle belki yıkılır ama özgürlükle, demokrasiyle asla yıkılmaz.