Bitmez tükenmez aşkımız

“Bitmez tükenmez aşkımız” pankartı ile sahaya çıktılar ve bitmez tükenmez bir enerji ile oynadılar. Pazartesi günü akşamı karşılarında bu ligin kendilerinden sonra en iyi ikinci takımı vardı.  

Bizlere , sevgililer gününde verilebilecek en güzel hediyeyi verdi Fenerbahçe’miz. Tribünlerde 45.000 civarında ve ekran başında milyonlarca kişi biricik sevgilisiyle buluştu.  

Fenerbahçe Cumhuriyeti bir bütün olarak şampiyonluğa kenetlenmiş durumda ve onu bu yoldan çevirebilecek Allah’tan başka herhangi bir güç bulunmamaktadır. Taraftar, yönetim ve tüm malzemecisinden masörüne kadar herkes şampiyonluğa inanmış durumda. Bu taraftara, bu kadroya, bu yönetime şampiyonluktan başka hiç bir sonuç yakışmaz zaten..  

Kayserispor çok iyi bir takım. Hemen daha maçın başında golü yemelerine rağmen oyun disiplininden bir an olsun kopmadılar ve 2. gole kadar pek de pozisyon imkanı tanımadılar Fenerbahçe’ye. Onlar ligde konum olarak bulundukları yeri hakediyorlar ama bence şu anda hem Bursa’nın hem de Trabzon’un üzerinde olmaları gerekirdi. Fas’lı Ambrabat bu lige damgasını vurabilecek oyuncularından birisi. Hem fizik olarak hem de teknik olarak üst düzey bir oyuncu görüntüsü çiziyor.  

Dün akşam Emre’nin yokluğunda Özer’i sağ kanada Topuz’u da ortaya yerleştirmişti Aykut Kocaman. Özer’in eski günlerine döneceğinin sinyallerini veren mücadeleci oyunu sevindiriciydi. Mehmet Topuz son 4-5 haftadır olduğu gibi nefer görevini en iyi şekilde üstleniyordu. Selçuk defansif orta saha görevini çok iyi yerine getirirken , Dia’nın da geçmiş maçlara nazaran savunmaya daha fazla katkıda bulunduğu bir maç izledik.  

Alex yine her zamanki gibi yaratcılığını gösterdi. Tekrar söylüyorum, böyle bir komple futbolcu daha önce Türkiye’ye gelmedi, bir daha da geleceğini hiç zannetmiyorum. Lugano’ya hiç bitmeyecek karbon kopya asistini yine yaptı ve Niang’a çok güzel paslar gönderdi. Niang’ın özellikle 2-0’dan sonra 3 pozisyonda topu ezmesi farkın artmasını engelledi.  

Joseph Yobo bu sistemde her zaman faydalı olur ve Lugano ile birlikte çok iyi bir ikili olur.  

Aykut Kocaman’ın hem sahaya çıkardığı 11, hem de maç içinde yaptığı hem oyuncu hem de taktiksel değişiklikler oldukça yerindeydi.. Sezonun ilk yarısında yapmış olduğu hatalardan arınmış görünüyor. Fenerbahçe son haftadır geçen sene 1-1’lik Trabzon maçında kaldığı yerden devam ediyor.  

Herhangi bir hakem faciası ve/veya ilk yarıdaki karşılaşmada olduğu gibi ilahi güçlerin rakibi koruması gibi durumlar söz konusu olmaz ise önümüzdeki hafta Fiyapı stadında da çok rahat bir galibiyetle Samandıra’ya dönüleceğini düşünüyorum.  

Trabzon cephesinde de suni bir şekilde oluşmuş olan dokuz puanlık fark normal olarak kapanıp Fenerbahçe enseye dayanınca Şenol Güneş’ten sonra Sadri Başkan da balataları sıyırdı sanırım.  

Basketbolda da bu akşam Litvanya deplasmanından da zaferle dönülmesi durumunda Final Four’a gidecek Fenerbahçe’liler Barcelona rezervasyonlarını vakit geçirmeden yaptırsınlar. Keşke Fenerbahçe Türkiye Kupası’nı almasaydı da Avrupa’nın şu anda uzak ara ribaund kralı Mirsad Türkcan sakatlanmasaydı.  

Saygılarımla,  

Muhittin KAYAKIRAN  

mkayakiran@borusan.com