Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Aralık '09

 
Kategori
Biyoloji
 

Biyoloji'yi tanıtmak

Merhaba,

Biyoloji ile ilgili yazılarıma kaldığım yerden devam ediyorum. Bu blogumda Biyoloji'nin ülkemizde tanıtılması konusunda bazı düşüncelerimi siz değerli okuyucularla paylaşmak istiyorum.

Evet, Biyoloji nasıl tanıtılmalı ülkemizde? Neler yapılmalı bu konuda? Bir bakalım.

Aslına bakacak olursanız ülkemizde her geçen gün birşeyler oluyor. Ama bunlardan bazılarının Biyoloji ile yakından uzaktan ilgili olduğunun farkında bile değiliz. Mesela en güncel konuyu ele alayım. GDO'lu yiyecekler konusu. Bakın bu konu var ya tam Biyoloji ile ilgili. Neden mi? Elbette ki tarım, ziraatçilik gibi alanlarla da ilgili ama peki işin laboratuvar kısmı? Evet. GDO, yani tam açılımıyla "Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar", bir canlının gen diziliminin değiştirilmesi ya da ona kendi doğasında bulunmayan bambaşka bir karakter kazandırılması yoluyla elde edilen canlı organizmalardır (Bu konuyu daha sonra başka bir blogumda tartışacağım). İşte bu ürünlerin elde edilmesi işini yapan kişiler biyologtur (Biyoteknolog-Gen Mühendisleri). Ayrıca bu ürünlerle ilgili test yapacak kişiler de biyologtur. Yani ürün GDO'lu mu değil mi? Bunu yapacak kişiler biyologtur. Ama maalesef kamuoyunda böyle bilinmiyor. Dolayısıyla bir açık var. Bilgilendirme eksikliği. Bu bilgilendirme işinde muhakkak ama muhakkak biyologların da bulunması gerekiyor. Şimdi soruyorum. Bu kadar tartışıldı edildi, halen de tartışılıyor ve daha da tartılışacak, neden bir biyolog çıkıp da toplumu bilgilendirmiyor? Neden kanallar bir biyologu televizyona çıkartmıyor? (Çıkarttılarsa ben bilmiyorum). Efendim, işte bizim sorunumuz tam burada yatıyor. Tanıtma. Sonra Domuz Gribi olayı. Bir biyolog çıkıp da neden bu konuda bilgi vermiyor? Neden bilgilendirmiyor toplumu? Biyoloji, daha önceki bloglarımda belirttiğim gibi tıbbın, ziraatin anasıdır. Yani tıp, hayvancılık, tarım, vs hep Biyoloji'den türemiştir. Biyoloji olmadan bunlar anlaşılamaz (Tabi klinik kısımları, yetiştiricilik hariç. Onları ayırıyoruz). Bunun aksini kimse iddia edemez. Toplumumuzda Biyolog hep geri planda kalmış ve göz ardı edilmiştir. Bu yüzden tanınmamaktadır. Bunu değiştirmemiz gerekiyor. Peki nasıl?

Birinci yapılacak iş televizyonu kullanmaktır. Günümüzde televizyon çok etkili bir iletişim aracı. Bu o kadar da zor birşey değil. Herkes televizyona çıkıyor. Buradan televizyon kanallarına sesleniyorum. Yapımcılara sesleniyorum. Biyoloji ile ilgili programlar yapsınlar. Kaptan Cousteau'yu ("Kusto" okunuyor) hepimiz tanıyoruz. O dünyaca ünlü bir biyolog. Öyle veya böyle dünya kadar kanal var. İzlenir. Mutlaka izlenir. Şimdi yapımlar çok kaliteli. Eğer böyle bir program yapmayı isteyen bir yapımcı olursa ben bu işte gönüllüyüm. Bana katılacak bir dünya biyolog bulacağımdan da adım gibi eminim.

İkincisi doğru dürüst örgütlenmek gerekiyor. Biyologları bir araya getirmek ve etkili bir takım girişimlerde bulunmak, Devlet görevlileriyle sürekli temas, özel teşebbüsle sürekli irtibat, birlikte hareket etme ve ses duyurmak, çeşitli beyanlarda bulunmak pek mümkün. Örgütlendiğiniz zaman yasal bir platforma da oturuyorsunuz. Elbette devletin kanunları çerçevesinde bir takım faaliyetlerde bulunmak lazımdır. Bunları yapan kuruluşlar var ama soruyorum yıllardır bu kuruluşlar var da neden bir şey değişmedi? Demek ki bu kuruluşlar etkili değil, başarılı değil. Bu iş gönül meselesi. Her biyologun benim gibi düşündüğünü tahmin ediyorum. Mesela bu örgütler fuarlar düzenleyebilirler. Biyologların iş bulmaları konusunda bu fuarlar çok etkili olabilir. Sonra Kongreler. Hem örgütlerin kasasına para girer hem de etkili olurlar. Sonra sertifika programları, eğitimler, kurslar ve burslar verilebilir. İlaç firmaları biyologların yakınındaki özel teşebbüslerdir. Onlardan destek istenebilir, çeşitli protokoller imzalanabilir. Sonra dergi çıkartılabilir. Biyoloji dergisi. Eminim çok satın alan olur. Çünkü Biyoloji toplumu ilgilendirir. Bu işte de gönüllüyüm. Dergi çıkartalım biyolog arkadaşlar. Yine söylüyorum bana katılacak bir dünya biyolog bulacağımdan da adım gibi eminim.

Bu uzun bir süreç. O yüzden hemen kolları sıvamamız lazım. Ya da daha önce yola çıkmış olanlara ivme kazandıralım.

Yazılarıma düzenli olarak devam edeceğim. Hepiniz sağlıcakla kalın. Bir dahaki blogumda görüşmek üzere.

Ç.V.

 
Toplam blog
: 10
: 1902
Kayıt tarihi
: 16.09.09
 
 

1994 yılında A.Ü.F.F. Biyoloji Bölümü'nden mezun olduktan sonra O.D.T.Ü. Biyoteknoloji Bölümü'nde..