Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Aralık '12

 
Kategori
Blog
 

Blog Halleri: Balcı’nın Blog Serüveni

Blog Halleri: Balcı’nın Blog Serüveni
 

Kendim ettim, kendim buldum :)


Dün blog kategorisine göz attığımda sevgili Ahmet Balcı’nın yazısını görmüştüm. Yazıyı baştan sonra dikkatle okudum. Başlıkla yazı içeriği arasındaki uyumsuzluğu fark edince yeniden okudum. Zaten kendisi de yazının blog kategorisine uymayacağını tahmin ettiğinden yazıya not düşmüş. Editörler bu yazıyı artık nereye alırlar bilmem diyerek durumdan duyduğu endişeyi de dile getirmiş. 

Tabi dile kolay. Ama emeğe kolay değil. Şimdi ne emekle o yazıyı yazdı biliyor muyuz? Bilmiyoruz. Nasıl heveslendi biliyor muyuz? Bilmiyoruz. Neler hayal etti biliyor muyuz? Bilmiyoruz. İşte bilmediğimizden bekâra karı boşamak kolay kabilinden uzaktan atıyoruz, tutuyoruz. Oysaki davulun sesi uzaktan hoş gelirmiş. Yanına var da bak, kulakların sağır olur.
 
Demem o ki, sevgili Ahmet Balcı blog kategorisine bir yazı koymanın dayanılmaz hafifliğinden olsa gerek kendini hafif hisseder hissetmez yazıyı yazmış. Tak yazmış, şak koymuş. Tabi blog kategorisi yol geçen hanı olmasın isteyen hatta olabildiğince güdük ve kadük kalmasına uğraşan yöneticilere de not düşmüş. Zaten kendisi de biliyor ya yazının oradan alınacağını. Olsun. Karınca misali, varamadık bari yolda ölelim demiş.
 
Hâsılı kelam şu sitenin en hareketli ve en hararetli yeri blog kategorisi olduğu halde, hikmetinden sual olunmaz sayfa yöneticilerimiz evvela kategoriyi en alta iki satıra sıkıştırıverdiler, sonra da el-Fatiha dediler. Oraya herkes yazamıyor ya, yanılıp da yolu düşene bir şaplak.. “Hadi bakalım, senin yerin burası değil, kalk buradan!” E tabi Ahmet abi ne yapsın.. Mecbur azığını alıp yola koyuluyor.
 
Şimdi siz sanıyorsunuz ki adamcaaz üretkenliğinden her gün üç beş tane yazı veriyor yayına. Hayır! Koskoca hayır! Her defasında blog kategorisine layık bir yazı yazmak gayesiyle klavye başına geçiyor ama yazı ilerledikçe oraya koyamayacağını anlıyor. Artık nereye uygun düştüyse oraya.. 
 
Dün bir değişiklik yapmış, yazının gidişatına bakmamış. Eller aya ben bloğa diyerekten ele vermiş talkını kendi yutmuş salkımı. Yazıyı oraya yerleştirivermiş. Sabah alelacele okudum da akşam mesai bitimi yeniden okur hatta okkalı bir yorum da yaparım dediydim. Aaaa! Yazı yok!
 
Ne yaparsın abim, ne çıktıysa bahtına, senle gelir tahtına. Üzülmeye değmez. Bak editörler bu yazıyı da her an alaşağı edebilirler buradan!! Olsun, bana blog dolu geçen günlerim yeter!!
 
Sevgi ve muhabbetle..
Murat HACIOĞLU
01.12.2012, Denizli
 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..