Blog yazarlarını tanıyoruz (4)

Vallahi aslında benim şimdi blog yazarlarını tanımak gibi bir derdim yok. Tek hayalim şöyle güzel bir hanımla tanışıp hayatı paylaşmak. Çok paylaşımcıyım canım. Yalnız işsizlik, tipsizlik, bakımsızlık, sorumsuzluk, serserilik, alkol ve parasızlık bağımlılığı ve de panik atak gibi küçük sorunlarım var ama bunların dışında kusursuz bir erkeğim efendim. Neysem beni bir kenara bırakalım ve de blog yazarlarını tanımaya bakalım. Ne demiş atalarımız, "Alma garibin ahını, alsan da iade et kardeşim ayıptır." Buyurun.

KANKİ BLOG YAZARI: Bu tür genelde "ikili" takılır blogda. Kanki blog yazarları her konuda aynı düşünürler. Yazıları, tepkileri, yorumları her haltları birbirine benzer. Yemek takımı gibi düşünün. Hani birine bir şey olsa ikisini de at çöpe. Birbirlerinin yazılarına ilk yorumu mutlaka öteki yapar.

EKSELANSLARI BLOG YAZARI: Bu asil bir türdür. Ne ekonomik sorunu vardır ne de iş sorunu. İyi bir kariyeri, yatı katı falan olan bir türdür. Bu nedenle kimselerle muhatap olmaz. Sanki blogda tek başınaymış gibi takılır. Ona yorum bile yazamazsınız, "Ekselansları nasıl karşılar acaba?" diye düşünürsünüz. Sayfasını açmak ise afedersiniz lavuğun bahçesine dalıp ağacından elma araklamak gibi bir suçluluk duygusu verir insana.

AVUKAT BLOG YAZARI: Adından da anlaşılacağı gibi sık sık her tartışmaya giren ve başka blog yazarlarını savunmaya soyunan bir türdür. Kavgacı ve uzlaşmazdır. Avukat blog yazarı ile kazara tartışmaya giren blog yazarı hakarete varan ithamlara maruz kalır. Bilgisayar başında paniğe kapılır. "Lan bu lavuk adresimi falan tespit edip evi basıp saldırmasın bana şimdi" diyerekten kapıyı bacayı kapatır.

TEESSÜF EDERİM BLOG YAZARI: Hiç gereksiz durumlarda hiç gereksiz yerlere teessüf'ünü ediveren bir blog yazarıdır. Türümüz hanımların affına sığınarak söylüyorum dişi bir türdür. Kendisine blog yazan kişilerin kelimelerinin arasında didik didik, "Acaba bu bana mı asılıyor? Bir şey mi ima ediyor" gibi düşüncelerle araştırma yapar. Blog yazarlarına, "Siz, bey, sayın" falan gibi resmi bir dille hitap eder. Muhtemelen Resmi Gazete okur. Sürekli olarak da blog yazarlarının canına okur.

YAĞDI YAĞMUR ÇAKTI ŞİMŞEK BLOG YAZARI: Bu blog yazarı türü blogda şiirin serbest bırakılmasıyla ortaya çıkmış ve sayıları çığ gibi artan bir türdür. Bu tür hemen her konuda şiir yazar ve işin kötüsü yazdığı her şiiri de blogda yayınlar. Onun tuvalete gidip defni hacet etmesi bile bir şiir konusudur. Tanrı bloğu Yağdı Yağmur Çaktı Şimşek şairlerinden korusun.

ACILARIN BLOG YAZARI: Toplumumuzu onlarca yıldır sarıp sarmalayan arabeskin malesef bloğumuza da sıçradığını vurgulayarak sizlere Acıların Blog Yazarı'nı takdim ediyorum. Acıların blog yazarının kaleminden her zaman gözyaşı damlar. Çünkü o her halta ağlar. Bloğunda mesela, "Temel uçağa binmiş. Bir bakmış bir İngiliz, bir Fransız bir de Alman oturuyor. 'Uyyy yine mi siz?' demiş türünden bir fıkra anlatsa ondan bile bir gözyaşı çıkaracak kabiliyettedir. Acıların Blog Yazarı'nın okurlarının daha ilk blogda bir yetmişlik açarak kendilerini içkiye vurdukları, "Leeyyyynnn bunca acı bunca keder ben içmeyim de kimler içsin" dedikleri rivayet edilir.

TANINMAYACAK HALDE BLOG YAZARI: Bu tür bloğa girdikten sonra metamorfoza uğrar. Metamorfoza uğrar ve orada kalır. Yani değişir. Tanınmayacak hale gelir. Bu türün örneklerini gerek resimlerinden gerekse değişen üslubundan anlayabilirsiniz. Mesela bloğa ilk girdiğinde, "Efendim etik, ahlak içerisinde yazacağım. Belden aşağı konularla işim olmaz" diye yazan blog yazarı başlangıçta "Grup çalışması nasıl yapılır?", "Bilimsel olmanın yolları" gibi aklı başında yazılar yazar. Sonraları başlar döktürmeye, "Grup seks nasıl yapılır?", "Orgazm olmanın yolları." Bu türün örneklerinin şimdilerde kendilerini bile tanımayacak hale geldikleri ve "Ben kimim? Siz kimsiniz? Nerdeyim leeeyn çıkarın beni" türünden tepki vermektedirler.

"SARKABİLİRİM" BLOG YAZARI: Bu tür gerek yazılarında gerekse yorum ve cevaplarında mesafeli görünse de karşı cins blog yazarına her an sarkabilir bir çizgide durur. Bu türün örnekleri kendilerini tanıtırken özellikle "bekar" olduklarının altını çizerler. Daha çok aşk-meşk kategorisinde yazarlar. Bu türün sevgili mensupları sevgili peşindedirler. "Sarkabilir" blog yazarının ne zaman kime sarkacağı belli değildir. Bendeniz bu türden nefret ederim. Yazıklar olsun diyorum. Bu arada yeri gelmişken belirteyim efendim eee bekarım. Öhhö öhhö.

ŞU AN TUVALETTEYİM BLOG YAZARI: Bu tür adından da anlaşılacağı gibi yaptığı her şeyi anı anına yazan bir türdür. "Sabah çorabımın birini bulamadım", "Otobüste adam üstüme bir hapşurdu", "Şu an tuvaletteyim. Kabızım galiba", "Sırtım acayip kaşınıyor ooohhhh ayakkabı çekeceği iyi geldi" gibi her haltı yazarlar. Yani zannederler ki yazmazlarsa merak ederiz. Atarız bir mesaj, "Anaaaa ya sen dün gece ne yaptığını yazmadın. Çatlıycaz burda."

HERHALTI SORAN BLOG YAZARI: Bu tür saçma sapan sorular sorar ve kenara çekilir. Sürekli soru salgılar. "Dünyada en çok seks yapan canlıyı biliyor musunuz? Bilen varsa yazsın" Bendeniz de cevap veririm. "Ben biliyom. Araştırdım buldum. Yanlız bu çok yırtıcı bir hayvan beni yakaladı cins ayırdetmiyo galiba şu an afedersiniz beni şaapıyo. Bitsin cevabı yazacam" tövbe tövbe.

To be contuned tövbe tövbe.