Blogla aram fena bozuldu

Bana bir haller oldu sevgili blogcular... Blogla aram fena halde bozuldu. Annem büyü mü yaptırdı bilmiyorum. Artık blog yazamaz oldum. En son mutfağını yaktığımda (bir deney nedeniyle tabii) annem bana deney büyüsü yaptırmıştı da iki ay deney yapamamıştım. Şimdi de blog yazamaz oldum. Fulya, Ümit Culduz, Hoşseda, Beenmaya, Düş, Yağmur Zamanı, Pirmete, Akdenizli ve Eymir toplantısına gelen daha nice blogcu arkadaşlarım bana bir şeyler oldu.

...

Belki de Eymir'de oldu olanlar bilmiyorum ama ben blogdan soğudum yahu. Açıyorum interneti ben bloğa bakıyorum blog bana bakıyor. Yazamıyorum. Bilgisayarcı getirdim baktırdım. "Abi bilgisayar normal" dedi. O zaman anormallik bende.

...

Şimdi blogda inanılmaz bir aktiviteyle yazan Süleyman Ekim ağabeyimizin kıymetini daha iyi anlıyorum. Blog yazmak hakikaten kolay bir iş değilmiş.

...

Ne olduysa şu son onbeş gün içinde oldu. Yani başıma geleni bulabilsem belki çaresini de bulabileceğim ama anlayamadım ki. Son onbeş günde başıma gelen olaylara şöyle bir bakıyorum.

...

Apartman yöneticisiyle kavga etmişim ortak uyduyu bozduğum için. Kavga esnasında yönetici çatıdan bağırıyor ben de aşağıdan cevap veriyordum. Herif anteni kafama doğru fırlatmıştı çatıdan ama isabet ettirememişti. Geçiyorum onu.

...

Barda beş bira içip sahnedeki rock grubunun solisti kızı öpmeye kalkmıştım. Baterist davulu kafamda kırmıştı ama asıl hasar davulda meydana gelmişti. Buradan da kafama bir hasar almış olamazdım.

...

Bir gün kafayı çekip mahalle kahvesine girip masalarda okey ve pişti oynayan yurdum insanına hitaben, "Bırakın kağıt oynamayı. Öyle aptal şeylerle uğraşacağınıza biraz bilimle ilgilenin. Üzerinde yaşadığınız gezegeni anlamaya çalışın bilimdışı insanlar. Rezil herifler" diye bağırmıştım. Kahvedekiler kısa bir şokun ardından kimi sandalyeyi kapıp kimisi okey ıskartasıyla kovalamıştı beni ama yakalayamamışlardı. Yani oradan da hasar almamıştım.

...

En önemlisi son kovulduğum evde yaptığım deneyde yıkılan duvarla birlikte yan komşunun yatak odasına düşmüştüm. karıkoca çırılçıplak kalakalmışlardı da ben de onlara yüzüm gözüm karalar içinde, "Çok klasik. Bırakın bu yıllanmış sevişmeleri. Fantazi yapın. Mutfakta sevişin. Tao'yu okuyun" falan demiştim. Tepki olarak üzerime doğru kadın çığlık adam da yataktan o sinirle söktüğü demiri atmıştı ama onlar da isabet ettirememişlerdi.

...

O zaman ben niye böyle olmuştum? Ben en doğrusu annemi arayıp ona sorayım. Hem anneme sorulacak başka sorularım da var. Anne ben niye normal değilim? Evim, işim, eşim, arabam yok. Hayatım karşılıksız çıktı. Karşılıksız çek gibi. kim verdi bana bu karşılıksız hayatı?

...

Bu arada ihbarda da bulunacağım. Birileri ortalığa karşılıksız hayat sürmüşler.

...

Saçmalıyorum galiba.

...

Blog arkadaşlarım.

...

Ben bunalıma girdim. Hem de sınavsız aldılar beni bunalıma. Nasıl çıkılıyor buradan yaaaa? Buradan çıkabilirsem hayal kırıklığına da uğrayıp aranıza döneceğim...