- Kategori
- Mavi Yolculuk
Blue trip(ler)

Knidos
Mavi yolculuk dediğin... deniz üzerinde seyahat… değilmiş... Bu işin bir ruhu bir karizması varmış meğerse... tüm bildiklerini alaşağı eden..
Bir kere... önce... dilini bileceksin... sağ, sol dersen yandın... hiç girişme bu işe…sancak iskele diyeceksin...
Bu ülkenin kendine has bir haritası var... burada uzunluk değil derinlik önemli..
Ne zaman işe koyulacağına güneş ve deniz karar veriyor... İş başı 9 değil... gün doğumu...
Yüzünü denizde yıkayacaksın... açık havada uyuyacaksın...
Şehir kültürünü unutacaksın... Robespiyer’ler, gorgonzola sosları yok... denizden baban çıksa yiyeceksin...
Bir kere ruh halin deniz gibi olacak... bazen dingin... bazen dalgalı... deniz o gün dümdüzse sen de sakin olacaksın... dansı deniz yönetiyor... kabul edeceksin...
Nasıl görünüyorum’ları, saçım nasıl’ları unutacaksın... Saç sakal birbirine girecek... ne bulursan giyeceksin... hatta giyinmeyeceksin... sarınacaksın sadece...
Kaptan olabilirsin... ama kontrol sende değil. Doğaya teslim olacaksın... Burda patron deniz.... söylemiştim...
Etrafına baktın mı.... dükkan, mağaza, araba yok... sinirini alışverişle, süratle çıkaramazsın... ama hayran olacaksın baktıklarına... dağ taş demeyeceksin... Allah neler yaratmış diyeceksin.
Karalar denizleri sahiplenmiş olabilir... Umursamayacaksın... sen artık deniz vatandaşısın... bayrağını değiştirsen yeter.
Telefonu laptop’u kapat ... kimse seni isminle aramıyor zaten... teknenin adı neyse sen de o’sun artık... “Ben mavi balık teknesi.... limana yanaşıyorum”.... ben Yasemin dersen... umursamazlar...
İlk 3 gün gerginliği normal... aldırma... bilmediğin bir dünyaya gidiyorsun... korkuların, şüphelerin, sıkıntıların olacaktır... ama dedim ya... tüm bildiklerin alaşağı oluyor... sen doğaya ayak uydurdun mu, senden iyisi yok.... göreceksin... hatırlayacaksın da.... geldiğin yeri... sen de doğanın parçasısın... dağ gibi... taş gibi... deniz gibi... Bir teslim oldun mu... işte keyif orda başlıyor...
Hareketli komşuların var… sürekli değişen.... yan yana geçerken el sallıyorsun, peşine takılıyorsun, durdun mu sohbet ediyorsun.... denizi paylaşıyorsun... denizdeki balık sürüleri gibi... kimin ne cins olduğu önemli değil.... burda herkes denizin vatandaşı..
Gerçek hayatı… şehir hayatı bilmeyeceksin artık... sana suni gelecek her şey... çünkü özünde insanın sevgi, saygı ve yardımlaşma olduğunu göreceksin... iyi insanı tanıyacaksın... kendinse arınacaksın... özünü göreceksin... temizleneceksin...
Akışına bırakmak neymiş... öğreneceksin... ve emin olacaksın artık... suyun gerçekten yolunu bulduğuna...
Dünyanın dörtte üçünü su olarak yaratırken... Allah'ın bir bildiği varmış... diyeceksin...