Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ekim '15

 
Kategori
Tarih
 

Bölünüyoruz (mu) ?

Bölünüyoruz (mu) ?
 

Nedir o gerçek ?


BÖLÜM 1.

Tarih: 10 Ağustos 1920

Yer: Sevr / Fransa

Taraflar: Osmanlı İmparatorluğu / İtilaf Devletleri

Fransa'nın başkenti Paris'in 3 km batısındaki Sevr (Sèvres) banliyösünde bulunan Seramik Müzesi'nde (Musée National de Céramique) Osmanlı İmparatorluğu temsilcilerinin kalemleri anlaşma metnine son mürekkeplerini bulaştırmasıyla birlikte Osmanlı toprakları resmi olarak İtilaf Devletleri arasında paylaşılıyordu.

Anlaşmaya göre;

- İstanbul sınırları dışındaki bütün Trakya ile Manisa’nın bir bölümü dahil, İzmir bölgesi Yunanistan'a veridi.

-Türkiye'nin güneydoğu sınırı Mardin, Urfa, Antep ve Osmaniye'nin kuzeyinden geçirilerek, buradan Tokat'a kadar uzanan arazi Fransızlara verildi.

- Mersin’den başlayıp Güneybatı Anadolu'yu kaplayan ve Bursa’ya kadar uzanan bölüm İtalyanlara verildi.

- lrak ve Güneydoğu Anadolu'nun bir bölümü İngiltere’ye verildi.

- Kuzeydoğu Anadolu Tirebolu dahil burada kurulacak Ermenistan'a verildi.

- Boğazlar bölgesi, bağımsız bir komisyona verilecek ve bu komisyonda Osmanlı İmparatorluğu yer almayacaktır.

- Anlaşmanın imzalanmasından bir yıl sonra Kürtler, Doğu Anadolu'da ayrı bir devlet kurabileceklerdir.

- Orta Anadolu'nun bir kısmı ile Orta Karadeniz Osmanlı İmparatorluğu'na kalacak, barışın! şartlarına uyulduğu takdirde, İstanbul'da Osmanlıya bırakılabilecektir.

Bu hatırlatmaları yaptıktan sonra sorumu sorabilirim;

Peki gerçekten bu topraklar bölünebildi mi? Bu topraklar doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine, bu coğrafyanın içerisinde yaşayan birçok etnik gruba mensup Osmanlı İmparatorluğu vatandaşlarının beyninde ve kalbinde bölünebildi mi?

Cevap basit; elbet bölünemedi.

Demek oluyor ki vatan dediğimiz toprak parçasını kâğıt üzerinde paylaşmak kolay. Ama birlik bütünlük içerisinde değerler kitabının ilk maddesine amasız ve çıkarsız vatan sevgisini yazmış, aynı bayrağın gölgesinde ırkı, cinsi, rengi ne olursa olsun komşusuna kardeşim diyebilen bir toplumun yaşadığı bir coğrafyada toprağı bölmek neredeyse imkansız.

Evet bölünmedi. Haritalar üzerinde paylaşıldı, paylaşan ülkeler teknolojik ve psikolojik tüm üstünlükleriyle hak iddia ettikleri bölgelere askeriyle, topuyla, tüfeğiyle çıkarma yaptı.

İtilaf Devletlerinin farkına varamadıkları, kabul etmek istemedikleri gerçek hepsinin sonu oldu ve kurtuluş savaşının ardından ülkemizde tek bir düşman askeri kalmadı.

Nedir o gerçek ?

Milletin önce vatan diyerek sonsuz desteğini verdiği Mustafa Kemal ATATÜRK liderliğinde toplanan, ülkenin dört bir yanından gelen, malıyla mülküyle değil, makamı mevkisiyle değil (Parti başkanının onayı ile değil.) halkın içinden halkın uygun görmesi ile milletin gerçek vekillerinin bulunduğu yüce meclis anlaşmayı tanımamıştı. Ölüm pahasına da olsa kurtuluş savaşı başladı.

Özetle söyleyecek olursak; Bir milletin aklında, kalbinde, değerlerinde bölünmüşlüğü sağlayamazsanız (tarih yüzyıllardır bunun örneklerini bize göstermekte) harita üzerinde bölersiniz, İşgal edersiniz, zulmedersiniz fakat İstediğiniz kadar uğraşın başarılı olamazsınız.

Bu günlerimizi yaşayabilmemize imkan tanıyan, canı pahasına mücadele eden, Hiçbir zaman gönlünde ve zihninde vatanını böldürmeyen, bayrağını indirtmeyen Türk, Kürt, Laz, Çerkez  ve daha birçok etnik gruba dahil atamızı saygıyla anıyor ve Allah’tan rahmet diliyorum.

Sıkıcı olmaması açısından yazımın kalan bölümünü ve asıl değinmek istediğim noktaları ikinci bölümde kalemimin yazdığı, dilimin döndüğünce açıklamaya çalışacağım.

http://blog.milliyet.com.tr/bolunuyoruz--mu------2/Blog/?BlogNo=511515

İlginize teşekkür eder. Sonsuz saygılarımı sunarım.

Not: Görsel internetten alınmıştır.

 
Toplam blog
: 102
: 4394
Kayıt tarihi
: 05.09.15
 
 

Kalın Sağlıcakla... ..