- Kategori
- Gündelik Yaşam
Bospa, ben, spor pabuçlar ve kırmızı çantam.

Bospa ne mi? Bostanlı sosyete pazarı.Eken giderseniz herşeyi bulabilirsiniz..
Sabah evden erken saatte çıkmayı unutmuşum. Unutmuşum derken; erken kalksam da, çıkan değil uğurlayan oluyorum.
Ama bugün, eşim İzmir dışında ve kızımı okula bırakmak benim işim.. Sabah koşuşturmasına ben de katılınca evdeki konfor ve düzen de değişti tabiî ki. Neyse gelince toplarım, diye çıkıyoruz evden.
Kızımı ve oğlumu okula bırakıp, sonra da 9 seansına spora yetişirim diye, içimden program yapıyorum.
Tabi ki arabanın çalışmaması hiç aklıma gelmiyor. Çalışmıyor...
Oğlum dolmuşla gidebilir, onun yolunun üzeri.
Kızım panikliyor. Okulun önünden dolmuş geçmez, elimizde kızımın proje çalışması. Taksiye binelim diyor küçük paik hanım. Ama yok yok…
Otobüs saatlerini neden bilmiyorum diye kızıyorum kendime. Aynı şeyi kızım bana soruyor.
- Anne otobüs saatlerini biliyormusun?
- Yoo diyorum saatle işim olmuyor ki…
Neyse ki, otobüs geliyor, ama girmenin imkanı yok. Parayı ön kapıdan uzatıp kendimiz orta kapıdan biniyoruz. Lise önünde neredeyse boşalıyor. Neredeyse yolcuların yarısı öğrenciymiş.
- Artık büyüdün okula giderken otobüse binebilirsin diyorum.
- Yok ben babamla rahatım diyor gülerek.
Kızımın okulunda iniyoruz. Öpüp yolluyorum kızımı okuluna.
Sporun 9 grubuna yetişmem zor. Aklıma, bugün bospa kurulduğu geliyor. Yaşasın bugün Bospa günü, nasıl da unuttum. Hem de erken, hiçbir şey seçilmemiştir. Atıyorum kendimi dolmuşa.
Ama bendeki kıyafet bir facia.
Altımda kot pantolon, kot yelek.
Ayağımda beyaz spor pabuç, üzerimde lacivert yağmurluk. Buraya kadar bir şey yok gibi.
Ama omzumda kırmızı çanta. Hem de fantazi.
Gözüme gözlüklerimi takıp dalıyorum pazara.
İlk girişte onu görüyorum. Sarmaşık. Nasıl da tazeler. Üç demet alıyorum nasıl seviniyorum bulabildiğime.
Biraz dolaşıyorum. Tam çıkmak üzereyim arkadaşım arıyor. Bospadayım deyince kahve içmeye çağırıyor. Çok yakınım ona.
Gidermiyim? Gitmiyorum tabi ki. Çok işim var diyorum.
Otobüse binip eve dönüyorum. Ayağımda beyaz spor pabuç, kot pantolon, yağmurluk ve dünkü gezmekten sonra değiştirmeyi unuttuğum, kırmızı fantezi çanta.
Gülüyorum kendime. Şu anda sarmaşıklar pişmek üzere, iyiki bulup pişirdim. Kırmızı çantama rağmen iyiki bugün erkenden attım kendimi dışarı.
Yarın mı? Evet, malesef yada ne güzel yarın da erkenden yollardayım.
Üstelik resim kursuma da geçeceğim. Aklıma gelmişken çantamı boşaltıp değiştireyim.
Sevgilerimle.