Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '08

 
Kategori
Rüyalar
 

Bu gece..

Bu gece..
 

Bu gece, Heredot'u aradım buldum, sallayarak tarih yazacağına gel de benim sevgilim mışıl mışıl uyusun diye Pers Kralı Keyhusrev'den Med Kralı Astyages'in hesabını bile sorduğumu, pırasa kafalı askerlerini esir aldığımı ve
bin deveyi de savş ganimeti edindiğimi notlarına geç dedim. Hikayeciliği bırak gerçek tarihi yaz dedim.

Sonra bilgi yoksunu insanların doğa üstü olayları açıkladığı mitoloji tanrılarından bir kaçıyla sahilde Heredot'un yaktığı ateşte ısınarak sohbet ettik. Kimler yoktu ki, Zeus, karısı Hera, kızı Artemis, kız kardeşi Hestia, oğlu Mars…

Denizin köpüklü dalgalarından doğduğunu bana da söyleyip beni kafalamaya çalışan Venüs de oradaydı.
Deniz ve hiddet tanrısı Neptün gelip de bizi kovalayana kadar neler konuşmadık, neler yapmadık ki?..

Marsla bilek güreşi yaptım, ve onu yendim ve ona senden savaş tanrısı değil de ayyaş tanrısı olur artık dedim. Bu kadar çok içme dedim, mitolojide kalmış olabilirsin, ama unutulmuş değilsin dedim.

Bir ara bu nedenle Hera da ağlamaya başladı. Herayı alıp Bergama akropolüne götürdüm. Burada sana tapınan insanlar vardı ve artık yoklar, ama bu senin de yok olman demek değil, dedim. Hadi sil gözyaşlarını dedim.
Ama hera, ayyaş Mars gibi geride kalan için ağlamıyordu. Zeus onu çok üzüyordu.

Sonra, Hestia geldi ve bana senin sevgilin uyanır gibi oldu. bu gece senin için de çok fazlaydı. Gidip onu kaldığı yerden devam etmesi için öpmelisin ve artık yatağına dönmelisin dedi.

Birazdan burada olacağım.. Yatağımda bir oyana bir buyana döneceğim..

 
Toplam blog
: 33
: 539
Kayıt tarihi
: 31.10.06
 
 

Yazmayı seviyorum...Çünkü yazdıklarımı okuyanlar, beni farklı düşünmeye götürebiliyorlar.....