- Kategori
- Deneme
Bu rüyaları ne zamana kadar göreceğiz?
Bitlis'in bir köyünde toprak-taş bir yolun üstündeyim. Bir aile göç ediyor. Kamyonun üstünde dağılmış eşyalar, kitaplar... Soruyorum. "Nereye gidiyorsunuz?"
"İstanbul'a" diyor kadın.
"Neden" diyorum, biz sizi burada koruyoruz.
Cevapmış gibi dağdan bir gürültü geliyor. Dönüp sarp dağa bakıyor, sarı otlar yer yer yeşilimsi dikenler arasında ilerleyen bir avuç terörist. Allah kahretsin köyde tek başımayım. Hemen yardım çağırıyorum.
Gözüm açtım, henüz sabah olmamıştı. Lacivertimsi bir karanlık süzülüyordu pencereden içeri. Böyle rüyalar daha kaç Türk gencinin ruhunu tahrip edecek? Buna bir son verin.