Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '11

 
Kategori
Güncel
 

Bu Ülkede Öğretmen olmak ya da olamamak

İlk blogum olduğu için bir süre düşündüm evet ama "bir hayli düşünmeme" gerek kalmadı ne yazacağım konusunda! Bu dünyada yazılacak iyi ya da kötü çok şey var. Belki güzellikler daha fazladır bir çocuğun gözünün içindeki masumiyeti gördüğümüz an. Ama mutluluğu çok kısa bir süre yaşayıp acıyı, üzüntüyü senelerce yaşayan melankolik ruh hali -insanoğlunun fıtratından mıdır yetiştirilme tarzından mı bilinmez- bende de ağır bastı bu melankoli ve geçtiğimiz günlerde vefat eden yakın arkadaşım Şafak Öğretmen'i yazmak istedim. 

Ataması yapılmayan öğretmenlerin açlık grevi yapacağına dair duyuruyu okuduğumda " buna katılmam gerek evet evet" diyen yüreğimin sesine kulak verip tanımadığım ama sonraları bir kardeş kadar bana yakın olan Şafak Öğretmen'i aradım konuyla ilgili bilgi almak için. İstanbul'dan Ankara'ya gidip gitmeme konusunda çelişkiye düştüğüm anlarda beni defalarca aradı, birçok kez... Gittim.. Duyguları, düşünceleri kimi yerlerde kesişen kimi yerlerde keskin bir bıçak gibi ayrılan birçok gönül insanıyla tanıştım, birkaç gün aç kaldım, betonun üstünde çadırda uyudum, slagon attım hayatımda ilk defa, büyük bir kalabalıkla yürüdüm.. Bunların hepsini Şafak Öğretmen ile yaptım. Hasta haliyle yaptıklarını, umudunu, azmini, zekasını görünce içimde, kafamda bir yürüyüş belirdi. İçsel bir yürüyüştü bu.. Şafak Öğretmen birçok insana çok şey kattı. İstanbul'a Genç Bakış programı için geldiğinde her şeye rağmen verdiği mücadeleden pes etmeyişi, inanılmazdı. O zaman söylediği bir cümle hala aklımda " Böyle gündüz aklıma gelmiyor Ebru ama gece olup başımı yastığa koyunca ölümle yüz yüze geleceğimi düşünmek bu zor oluyor" böyle söylemişti bana elimi tutarken. Bana ne kadar uzak gelmiş o zaman düşünüyorum da şimdi. Hayatının son aylarında böyle bir mücadele veren, kendini bu kadar yoran Şafak Öğretmen artık yok. Onun hayata tutunuşu, mücadelesi, emeği, o içten samimiyeti, insanları kendine hayran bırakan zekası... Daha kızgınım şimdi kırgın ve daha üzgün. Bu ülkede yaşamının son birkaç ayını öğretmen olabilmek için, arkadaşlarının hakkını aramak için mücadeleyle geçiren öğrencileriyle birkaç ay için bile olsa kavuşturulamayan Şafak Öğretmen'i, benim arkadaşımı şimdi kaç kişi hatırlıyor. Karşısına çıkıp konuştuğumuz siyasetçilerinin kaçının gözü önünde bir deri bir kemik kalmış Şafak Öğretmen'in gözleri, kaçının aklında kalacak gencecik bir öğretmenin ölümle mücadelesine eklediği öğretmenlik mücadelesi, kaçının yüreği cız edecek, kaç öğretmen kaç öğrenci bilecek bu mücadeleyi, kaçı hatırlayacak Şafak Öğretmeni.. İnsanların ortak paydaları mutlulukları değil acılarıdır. Ortak acımızı kaç kişi gördü, görecek ? Bu Şafak Öğretmen'i kaybetmek değildir sadece bu geleceğimizi kaybetmektir, bu kayıp hakkımızı kaybetmektir, bu kayıp "kaybetmektir". 

 
Toplam blog
: 2
: 395
Kayıt tarihi
: 18.06.11
 
 

"Ne olursan ol yine gel" diyen Mevlana şehri Konya'nın küçük, şirin ve gülerken düşündüren ilçesi Ak..