- Kategori
- Şiir
Burada aylardan Nisan
Tuğçe'ye Mektuplar...
1.
Mum ışığında yazıyorum bu mektubu
yaklaşık altı saattir elektrik yok
kaç gündür böyle
zırt pırt elektrik kesiliyor
burada aylardan Nisan
yağmur mevsimi
sanki taşa toprağa değil de
içerime içerime yağıyor yağmur
belki yağmıyor da ben öyle hissediyorum..
Aylardan Nisan
bahar geldi demektir..
yeşillenmeye başladı ağaçlar
sokak sokak
bu şehirde hep böyle gelir bahar
sokak sokak...
Nazım Hikmet'in romanını bitirdim
biraz önce mum ışığında
bu bir ay içinde ikinci okuyuşum
oysa ben Nazım'ı sadece şair sanırdım
meğer sadece şair değilmiş Nazım.
hayır tabiki de biliyordum
şiir kitaplarının haricinde
başka kitaplarının da olduğunu
ama ben sadece şair bilirdim Nazımı...
Ne diyordu orada Ahmet
''Zifiri karanlık.
Ölüm, zifiri karanlık bile değil.
Baş ağrıları, korkular, çırpınışlar,
salyalarla ulumakta değil,
İsmail'in beni tabancayla vuruşu falan da değil.
Zifiri karanlık bile olmayan şeyin
kederini duyuyorum.
Ölüm keder bile değil, Allah kahretsin.''
Ölüm hiçbir şey mi yoksa ustam?
sanırım hiçbir şey bile değil,
Allah kahretsin.
Ne tuhaf bu romandan
aklımda en çok kalan yer burası
hayır ölümden korkmuyorum
benim asıl canımı sıkan
giderken bu dünyadan
arkamda sesimi bırakamamam
ne bir satır sözüm var
asırlarca kalacak
ne bir cinaslı kafiyem
geldik gidiyoruz,
öylesine...
Burada aylardan Nisan
ama ben hâlâ kıştayım
sen hangi mevsimdesin Londra'da?
Nisan '09
Murat Çelik
24 Nisan 2009 tarihli Ergani Haber Gazetesinde yayımlandı.