Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mart '21

 
Kategori
Sinema
 

Burak Demir kimdir ?

Burak Demir "arıza" dan "ramo"ya transfer oldu!...

İki binli yılların başında "bizim evin halleri" diye bir dizi vardı, çok naif bir o kadarda içten konusu olan bir dizi idi, şimdi pek konusunun ayrıntılarını hatırlamıyorum. Ama o dizi de oynayan çoğu oyuncu şu anda tv'lerde dizi ve filmlerde oyunculukta güzel çalışmalar yapıyorlar.

Oyuncularının çoğu Ankara'da yaşayan oyunculardı, bu bakımdan bir Ankara dizisi idi diyebiliriz. Dizi de misket'in sevgilisi rüzgar karakteri vardı yani "Burak Demir" o zamanlardan beri oyunculuğu ve sanata ilgisi ve sosyal hayattaki saygın duruşu ile dikkatimi çekmiştir.

Geçenlerde "Arıza" dizisinden "Ramo" dizisine konuk oyuncu olarak geçmesi medya da olay oldu. Herkesin oyuncuyum diye gezindiği günlerde, bir diziden öbür diziye konuk oyuncu olarak geçmesi, sanat hayatının doğru yolda ilerlettiğini gösteren önemli bir nokta.

Burak Demir ile bağlantıya geçtim ve aşağıdaki güzel söyleşiyi yaptık.

 

M.Haluk Yalçınkaya:Aileniz genelde sanatla ilgileniyor peki sizin oyunculuğu seçmenizin nedeni ne idi ? Sizi oyunculuk eğitimi almanızı yönlendiren olay ne idi ?                                                                Burak Demir: Ailemde sanat yapan yoktu çocukluğumda fakat sanat seven, sanata saygı ve ilgi duyan bir ailede büyüdüm. Sürekli güzelce giyip kuşanıp tiyatroya gidilirdi; ebeveynlerim ve teyzeler, dayım, kuzenlerle. O yıllarda ki baya küçüktüm beni etkileyen bir enerji vardı. Yıllar sonra, 1996 yılıydı, annemin Yenimahalle Belediyesi’nde tiyatro kursu açacaklarmış katılsana demesiyle yaşam tarzım değişti ve şu an aşık olduğum meslek hayatım belirlendi. Ailemdeki bu ilgi zamanla annemi çini sanatına, kardeşimi de hem oyuncu hem kukla sanatçılığına yöneltti.

 

M.Haluk Yalçınkaya:Genel de canlandırdığınız film, tiyatro oyunlarında çoğu karakterler birbirinden farklı bunu neye bağlıyorsunuz ? Sizin için bu karakterleri canlandırmanın farkı ve sizin için önemini açıklar mısınız ?                                                                                                                                                         Burak Demir: Bu durumu yıllar geçtikçe mesleğimde edindiğim tecrübeye bağlıyorum.Zaten birçok konuya,hobiye meraklı bir yapım var.Bu meraklar hayat tarzım olan aktörlüğe her zaman destek oldu.Aslında kendimi, mesleğimde besleneyim diye birçok şeyle merakla ilgilendim.

Farklı rolleri oynamaksa aktör olarak,projenin yönetmenine ve yapımcısına verdiğiniz güvenle alakalı diye düşünüyorum. Bunun 20 yılı aşkın bir süre içinde verdiği haz benim daha çok meraklanıp daha çok çalışmamı sağlıyor.Ne mutlu ki bir aktör olarak derdimi güzel anlatabildiğim sahnelerim,rollerim oldu.

 

M.Haluk Yalçınkaya:Şevkat Yerimdar dizisinde Niko karakteri ile (sizin yazdığınız) söylediğiniz şarkı çok beğenildi, şarkı yazmak ya da seslendirmek istiyor musunuz? müzik alanında ya da sanat alanında başka hedefleriniz var mı?

Burak Demir: O sahneyle ilgili durumu çözmem gerekiyordu ve oyunculuk tecrübemle çözdüm. Eğer evet beste yaptım,söz yazdım dersem müzisyenlere ayıp etmiş olurum.Sahne gereği durumu basitçe çözdüm diyelim.Tiyatro ya da sinema ile ilgili tabii ki yapmak istediğim projelerim var ancak öncelikle pandemi sürecini sağlıkla atlatmamız gerek. Yeniden dilediğim bir oyunda oynamak ya da yazdığım bir projenin hayata geçmesini isterim.

 

M.Haluk Yalçınkaya:Spora olan ilginiz biliniyor daha çok hangi sporlara ilginiz var?                                       Burak Demir: Çocukluğumdan beri dalış yapmayı seviyorum. Fakat hiçbir sporu sürekli olan bir disiplin içinde yapmadım. Binicilik, dalış, atıcılık, bisiklet beni her şeyden uzaklaştırabilen birer terapi..bu dallar spor olsa da benim için önemli olan ruhuma iyi gelmesi. Birkaç kez denesem de salon sporlarında mutlu olamadığımı gördüm. .Yani aslında spor yapmıyorum, bu uğraşlar beni mutlu eden hobilerim.

 

M.Haluk Yalçınkaya:İki  çocuğunuz var, Allah bağışlasın onlarında ilerde eğitim ya da meslek seçiminde oyunculuğu tavsiye eder misiniz ?                                                                                              Burak Demir: Oğlum Kuzey, 9 yaşına kadar tabi ki set, tiyatro kulisi, dublaj stüdyosu gibi tecrübeler yaşamak durumunda kaldı. 2 reklamda, bir de dizide oynadı. Bundan kaynaklı olarak da oyuncu olmak istiyor doğal olarak. Kızım Mavi, zaten daha bebek. Oyunculuk, dünyanın en renkli, en güzel mesleklerinden biri. Fakat sanatla uğraşmak uzun soluklu bir intihar. Çilesi, hezimeti çok fazla... Bir baba olarak evlatlarımın tabi ki kendi ruhlarını bu şekilde yormalarını istemem. Ama benim görevim rehberlik. O nedenle de çocuklarım tabi ki ister simit satarlar, ister sanat yaparlar. Kendilerini nerede mutlu görüyorlarsa o benim mutluluğum olacaktır.

 

M.Haluk Yalçınkaya:Sizce ideal bir oyuncu nasıl olmalı ?                                                                              Burak Demir: Şu an ben de oyunculuk yaptığım için ideal bir oyuncunun nasıl olması gerektiğini bilmiyorum. Çünkü oyunculuk, rolün yaşına, tipolojisine, psikolojisine bağlı olarak değişen bir yeniden yaratımdır. Ancak ileride yönetmenlik yaptığımda yarattığım dünyayı hızla kavrayabilecek, fazla tekrar etmeden kendi yaratıcı icracılığıyla projeme destek verecek oyuncularla çalışmak isterim.

 

M.Haluk Yalçınkaya:"Parantez İçindeki Kadın"  adlı oyununuzdan bahsetmek isterim. Oyunun konusundan bahseder misiniz?  Pandemiden sonra devam edecek misiniz ?                                                Burak Demir: 2020'nin başında Ferhat Ergün'ün yazıp yönettiği Parantez İçindeki Kadın oyunuyla sahneye çıktık. Yazarın deyimiyle yolları birbirine çıkan dört karakterin ters köşelerle yüklü kara komik öyküsüydü. Bu dörtlünün yolu, aşkı, hayatı, yaşamı, ölümü ve de değişimi sorgulayacakları bir hikaye. İstanbul içinde dört kere sergileyebildiğimiz bu oyun, ne yazık ki pandemiden kaynaklı ertelenmek zorunda kaldı. Süreçten kaynaklı, şu an devam edip edemeyeceğimiz belli değil. Yıllarca birçok tiyatroda rol aldım ve her zaman hangi rolü sevdiysem onu oynadım. Tabi ki daha önce yaptığım gibi tek kişilik bir oyun sergilemek, iyi oyunlarda, iyi kadrolarla rol almak en büyük arzum. Fakat ilk temennim ülkemizdeki sanatın özgürleşip daha da güçlenebilmesidir.

 

M.Haluk Yalçınkaya:Arıza dizisinde Metin karakteriyle yakın zamanda izlemiştik sizi. Şimdilerde ise show tv'de gösterilen Ramo dizisinde Cemil karakteriyle izleyici karşısındasınız.                                       Burak Demir: Arıza dizisinden birkaç bölüm önce ayrıldım. Şu an Ramo dizisinde konuk olarak yer almaktayım. Ve yine çok farklı bir karakter ve performanstan söz ediyoruz. Daha önce de hep söylediğim gibi yılların verdiği tecrübeyle proje yönetmeninin size olan inancıyla ilgilidir bu durum. Ramo dizisinde de Cemil gibi bir karakteri canlandırmak bunca yıllık seyircimin, sevenlerimin belki de beklemedikleri çok ters bir köşeydi. Ve sosyal medyadan bu rolün de üstesinden gelebildiğimi bana yansıttılar. İnandırıcılığı koruyabilmek bir aktörün mutluluğudur.

 

M.Haluk Yalçınkaya:İdealinizde canlandırmak istediğiniz karakter var mı ?                                       Burak Demir: Mesleğe attığımız ilk adımlarda okuduğumuz her oyunda başrol olmak isteriz. Bu kimi zaman Hamlet, kimi zaman Romeo'dur. Gençsinizdir ve iki role de uygunsunuzdur. Tabi ki ikisini de oynamayı çok isterim (isterdim).  Fakat meslekte 20 yılı devirince artık bir Romeo olmayacağınızı bilmeniz gerekir. Oyuncu olarak yaşınızın ve tecrübenizin gerektirdiği rolleri oynamanız gerekir. Bu yaşımda ve bu tecrübemde beni yine mutlu edecek ve heyecanlandıracak, beni zorlayacak her rol için heyecan duyarım.

 

Sanatçı olmak emek ister, bilgi ister.İyi ki Burak Demir'in annesi oyuncu olmasını desteklemiş ve bize başarılı bir oyuncu kazandırmış. Bu güzel sohbet için teşekkür ederim.İyi Seyirler.

 

 

 
Toplam blog
: 136
: 6807
Kayıt tarihi
: 09.05.15
 
 

Kültür ve sanat alanında araştırmalar yapıyorum. Birçok yayına sinema ve tiyatro alanında yazılar..