- Kategori
- Şiir
Bursa'da Zaman şiiri

Şair ve yazar Ahmet Hamdi Tanpınar ( 23 Haziran 1901 -24 Ocak 1962 )
Geçen ki bir yazımda Prof. Dr. Hüseyin Gezer, M. Kemal Yılmaz ve Nurettin Özdemir söz etmiştim. TBMM ‘de ( 10 Nisan 2012 ) .Burada mecliste birlikte bir öyle yemeğini yedikten sonra meclis kulislerinde çay, kahve molasını vermiştik. Söyleşimizde sanat, edebiyat ve özellikle şiirden söz açıldı. Hepimiz şiirlerimizden bir iki örnek sunduk. M. Kemal Yılmaz şiirden zarar gelmez, şiir şiir… Yine şiir… Şiirin ekmeği yenilir, çayı, kahvesi içilir, Sıkılınca, üzülünce ve daralınca hep şiire sığınırım. “ diyordu. Bu arada Şair Nurettin Özdemir Cumhuriyet dönemi şair ve yazarlarımızdan Ahmet Hamdi Tanpınar’dan söz etti. A.Hamdi Tanpınar ( D. 23 Haziran 1901- Ö. İstanbul 24 Ocak 1962 ), şair ve yazardır. Aynı zamanda bir devlet adamıdır.
1919 yılında girdiği İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinden mezun oldu.(1923 ).Fakülte olduğu günlerde hocalarını Cenap Şehabettin, Yahya Kemal, Fuat Köprülü, Ferit Kam, Yusuf Şerif Kılıçlı, Ali Ekrem Bolayır, Hasan Ali Yücel Mustafa Nihat Özön, Mehmet Halit Bayrı, Necmettin Halil Onan, gibi tanınmış şair ve yazarlardan ders aldı. Türk Dili ve Edebiyatı Yeni Türk Edebiyatı gibi Kürsülerde profesör olarak Üniversitelerde ders verdi ( 1939 ). 1943–1946 yılları arasında Maraş’tan Milletvekili olarak parlamentoya girdi. Şiir, roman, hikâye gibi konularda birçok sayıda eserleri yayımlandı. Örnek olarak Huzur (1949 ), Saatleri Ayarlama Enstitüsü ( 1961 ), Mahur Beste (1975 ), Sahnenin Dışındakiler ( 1973 ), Aydaki Kadın yazılmış romanlarından sadece birkaçıdır. Ayrıca deneme, inceleme, araştırma, mektup, senaryo ve çeviri gibi konularda 20 den fazla yapıtı vardır.
Şimdi şair Nurettin Özdemir’in ezberden okuduğu ve hepimizin dikkatle dinlediği BURSA’DA ZAMAN şiirin burada sizlerle sunuyor ve A. Hamdi Tanpınar’ı birlikte saygıyla ve rahmetle analım diyorum:
BURSA'DA ZAMAN
Bursa'da eski bir cami avlusu,
Küçük şadırvanda şakırdayan su.
Orhan zamanından kalma bir duvar...
Onunla bir yaşta ihtiyar çınar
Eliyor dört yana sakin bir günü.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
İçinden gülüyor bana derinden.
Yüzlerce çeşmenin serinliğinden
Ovanın yeşili göğün mavisi
Ve mimarilerin en ilahisi.
Bir zafer müjdesi burda her isim:
Sanki tek bir anda gün, saat, mevsim
Yaşıyor sihrini geçmiş zamanın
Hala bu taşlarda gülen rüyanın
Güvercin bakışlı sessizlik bile
Çınlıyor bir sonsuz devam vehmiyle.
Gümüşlü bir fecrin zafer aynası,
Muradiye, sabrın acı meyvası,
Ömrünün timsali beyaz Nilüfer,
Türbeler, camileri eski bahçeler,
Şanlı hikayesi binlerce erin
Sesi nabzım olmuş hengamelerin
Nakleder yadını gelen geçene.
Bu hayalde uyur Bursa her gece,
Her şafak onunla uyanır, güler
Gümüş aydınlıkta serviler, güller
Serin hülyasıyla çeşmelerinin.
Başındayım sanki bir mucizenin,
Su sesi ve kanat şakırtısından
Billur bir avize Bursa'da zaman,
Yeşil Türbesini gezdik dün akşam,
Duyduk Bir musikî gibi zamandan
Çinilere sinmiş Kur'an sesini.
Fetih günlerinin saf neşesini
Aydınlanmış buldum tebessümünle.
İsterdim bu eski yerde seninle
Başbaşa uyumak son uykumuzu,
Bu hayal içinde... ve ufkumuzu
Çepçevre kaplasın bu ziya, bu renk,
Havayı dolduran uhrevi ahenk.
Bir ilah uykusu olur elbette
Ölüm bu tılsımlı ebediyette
Belki de rüyası büyük cetlerin,
Beyaz bahçesinde su seslerinin.( 1 )
Ahmet Hamdi TANPINAR
1- Geniş bilgi için: Resimli ve Metinli Şairler ve Yazarlar Ansiklopedisi
Hazırlayan: İhsan Işık birinci baskı 2006- Ankara.