Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '08

 
Kategori
Felsefe
 

Çalış Ma

Çalış Ma
 

Eylemlerimiz gerçekliğimizi yarattı.
Bu eylemler M.Ö de aynı "öz" den hareket ediyordu:
"ilerleme": daha çok av..

Onlar M.Ö oldular, şimdi sıra bizim nesilde ya da bilemedim 99 yıl sonrası nesilde.. Daha çok üretmek satmak daha da kazanmak, sonu gelmez bir döngü: gerçekliğimiz dünya ısınıyor, susuz kalıyor, geleneksel enerjiler tükeniyor, kısa dönem öngörüleriyle bu alanda paylaşım savaşları anlamsızca devam ettiriliyor. Ne yapıyoruz, şikayet ediyoruz, itiraz ediyoruz, seyrediyoruz, eskisi gibi çalışmaya devam ediyoruz.

Bu kadar yoksunluğa rağmen çalışanlar çalışmaya kaptırmış gidiyor, işsizler "çalışmak" için kıvranıyor.

Öte yanda çalışmanın "iyi para" ettiği toprak parçalarında insanlar çalışmanın asli yararlarının peşine düşmüşler, çalışmanın "sosyal bir kurum" olarak doğasında kendiliğinden ortaya çıkan evrimlerden bahsediyorlarmış. P. Senge sermaye tarafında, değişimin yaratıcısı belirleyicisi olunacaksa, çalışmayı öğrenen organizasyonlara dönüşerek sürdürülebilir görüyor.

İyi yada kötü para ile çalıştıran sistemlerin hepsi kişisel kabuslar yaratıyor; dönüp bakıldığında boşa geçen hayatlar.. Üstelik bizde hukukta yok!

Diğer tarafta A. Gorz, bireylerin var olan çalışmadan özgürleşme ve çalışma da mümkün olduğunca, kendi kaderini tayin hakkı elde etme özleminin açığa çıkarılmasından bahsediyordu;
"Çalışmayı dönüştürmek, özerk faaliyetlere, öz üretime, her bir kimsenin ve herkesin gelişimine açık alanları yaygınlaştırmak amacıyla, çalışmanın bugün gerçekten ne olduğundan ve ne anlama geldiğinden yola çıkmak gerekir."
Yeniden insana yönelik yol haritasının ip uçları..
İnsana değişim, yaşamak değil, özgür yaşamak olabilir ancak..bu durum sadece emeğinin karşılığını tam almak değil, ya da emeğini toplum için sunmak değil, "çalışma" da fabrika, köy, şehir, her yerde; üretimde, paylaşımda tüm ilişkileri yeniden kurmak ahlakla, fayda dışı hayatın yeniden kurulması ile ilgili.

Tek tek somut bireylerin birbirleri ile şehirleriyle, çalışma ile ilişkilerini değiştirmek..
Nerede isek orada bu yönde değişimin kolaylaştırıcısı olabilmek, ahlaki sorumluluk.

Henüz vakit varken...
Yaşamak için ihtiyaçlarımızla, hırs ve fayda için olanları ayırt ederek başlayabiliriz..

"Sürdürülebilir kalkınma denildiğinde ise 'sivil şeyler'in aklına: Bu konudaki örneklerden
sadece biri olarak: Atmosferdeki ozon tabakasının delinmesine yol açan Freon 12 yada CFC gazının üretiminin, çok geniş bir pazara sahip olan buzdolabı, otomobil ve benzeri ürünlerde kullanımının sürdürülmesinin; aslında sanayi sermayedarlarının timsah gözyaşları eşliğinde bu sektörde çalışan işçilerin işsiz kalmaması için sürdürülmesi zorunlu 'kalkınma'nın, ideolojik bir kılıfı olduğu bu kadar açıkken ve de inatla geleceğin yok edilmesine katkı sağlıyorken; bile bile yine de 'şefkatle' bakılması gereken bir görüş olduğunun savunulmasının;
savunanların doğası gereği "doğru olduğu" geliyordu..."(Metin Karadağ)

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..