Çare kimde....

Sevgili Dostlar,

Şu anda ülkemizde yaşanan olaylardan rahatsız olan milyonlarca insan olduğunu biliyorum. Ve biliyorum ki, bu insanların büyük bir çoğunluğu "Bir şey yapmalı! Ama ne yapmalı" diye kendi kendine söyleniyor. Sizlere Behçet Necatigil'in bir şiirinden bir bölümü aktararak başlamak istiyorum.

...
Gidene kal demeyeceksin...
Gidene kal demek zavallılara,
Kalana git demek terbiyesizlere,
Dönmeyene dön demek acizlere,
Hak edene git dimek asillere yakışır.
Kimseye hak ettiğinden fazla değer verme,
Yoksa değersiz olan hep sen olursun...
...
Herşey sende başlar, sende biter...
Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşama sevgisini...

Hep hatırla: "Çaresizseniz, Çare "sizsiniz"...

Behçet Necatigil, ne güzel söylemiş değil mi? "Çaresizseniz, Çare "sizsiniz"

Silkinmenin vakti gelmedi mi? Üzerimize serpilmiş olan ölü toprağından...

Daha neyi bekleyeceksiniz?

Bir sabah uyandığınızda, artık her şey için geç olduğunu, atı alanın Üsküdarı geçtiğini görmeyi mi bekliyorsunuz? Ya da, kavşaklarda nöbet tutan tanklarımı görmeyi bekliyorsunuz?

Daha neyi bekliyorsunuz?

Herkesin yapabileceği bir şey vardır.

Denize geri göndereceğiniz bir deniz yıldızı, sonuçta sadece bir deniz yıldızıdır ama onun için her şey değişmiştir.

Biz uzun bir zaman bağırmadık mı, "Susma, sustukça sıra sana gelecek!" diye.

Sıranın size gelmesini mi bekliyorsunuz?

Yıllar önce okuduğum bu şiiri bana hatırlatan ve 40'lı yaşlarımdan sonra bir kez daha silkinmemi sağlayan Yılmaz ÖZDİL'in yazısını, altına binlerce imza atarak sizlerle paylaşmak istiyorum.

"Çare... Sizsiniz

Hiç düşündünüz mü, ulusal marşımız neden "Korkma!" diye başlar?

*

Korkma kardeşim...

*

Evet, endişelisin. Endişeli ol, iyidir, diri tutar.

Ama, korkma.

Hayırlı işler oluyor.

*

Bak mesela, düne kadar pek umurunda bile değildi, bugün, "Benim kızım da Türkan Saylan olsun" diyorsun... "Neymiş bu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin telefonu, hesap numarası, gönüllüsü olayım" diyorsun... Diyorum ya, hayırlı oldu.

*

Kimmiş bu içeri tıkılan profesörler? Niye yalakalık yapıp, cukkaları indirmek varken, direnmişler? Merak ediyorsun...

Eskiden etmiyordun.

*

Nasıl yaptığını bilmeden kazandın sen bağımsızlığını çünkü... Demokrasi talebin de yoktu aslında, o sarışın adam verdi sana... Kendine güvensizliğin ondan.

*

Böyle böyle sahip çıkacaksın laik yaşamına, böyle böyle bileceksin o verdiğin tek bir oyun kıymetini.

*

"Armut piş, ağzıma düş" yok artık...

*

"O gelsin beni kurtarsın, aman şu gelsin beni kurtarsın" yok...

Okursan, görürsün, Profesör Erol Manisalı'nın dediği de o zaten...

Çare sensin. Sen sahip çıkacaksın.

*

Emin ol, sen şöyle bi titreyip kendine geleceksin diye, tir tir titriyorlar asıl...

*

"Yürek"se mesele...

Bak onu da öğrendin.

Türkiye'nin ilk organ naklini gerçekleştiren hekimmiş Prof Haberal.

*

Gerekirse, yatarsın yenisini takar!

Yeteri kadar yürek var bu ülkede.

Korkma. "

Esen Kalın...