Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

06 Nisan '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Çeyrek altına somon (1)

Çeyrek altına somon (1)
 

Yazın gelmesiyle birlikte nişan/düğün sezonu da açıldı. Benim için yılın en ızdırap dönemi budur. Anti sosyal bir adam değilim ancak bir sürü yabancı ile havasız ve son derece gürültülü bir ortama tıkılıp iki yüzlü bir akşam geçirmek tercihlerim arasında yok. 

Öncelikle beğenmiyorsan gitme be adam diyebilirsiniz ancak kazın ayağı öyle değil. Ben çok açık bir şekilde insanlara bir nişan/düğün'e gitmektense tırnaklarımın kerpetenle çekilmesini tercih ettiğimi belirtsemde; insanlar beni ciddiye almıyorlar tabi bir de düğüne gelmedin triplerine maruz kalmak var ki o da ayrı bir çile. 

Düğünlere bağlanan sinir bozucu adetler var bunların başında altın takma hadisesi geliyor. Zaten istemediğim bir yerde olup bir de üstüne para ödemek benim için sinir bozucu. Ya tamam evleniyorsunuz anladık da bunu niye ben finanse etmek zorunda kalıyorum. Kötü yemek, kötü müzik, kötü ortam ve bolca iki yüzlülük için bir de üste para ödemek peh!!! 

En baştan alalım, erkek tarafına diyecek bir şeyim yok biz erkekler düğünün en gereksiz ayrıntılarına dahil edilğimiz halde, hiç bir seçim/karar hakkına sahip değiliz. Yapılan bütün seçimler gelin tarafından yapılıp bize dayatılıyor. Ele güne hava yapmak için elinize aldığınız büyük altını havada üç beş tur sallayıp sonra keseye atan tiplerden değilseniz, çeyrek altınınızı alıp, makus talihinizi kabullenip masaya oturudunuz. Bu noktadan sonra gidişat ile ilgili olarak emin olabileceğiniz tek şey somon dur. Yurdumda yetişmez, yurdum insanın damak tadına uygun bile değildir ve daha da beteri düzgün pişirilmesi son derece zor bir balıktır ama yurumda her düğünün menüsünde bulunur. Biri bana bu gösterişm merakının ne olduğunu anlatsın, niye her düğünde tatsız tutsuz adam gibi pişmemiş somon yemek zorundayız? 

Tabi bu işler iki taraflı, damak tadına kesinlikle uygun olmayan yurdum insanı önüne gelen somondan bir çatal alır ve doğal olarak beğenmez ve genel anlamda düğündeki masalardan somon geri döner. Düğün sakinlari kendi aralarında ivedilikle somon muhabbeti çevirir ve ne kadar kötü olduğundan bahsederler. Ta ki gelin ile damat masaya gelene kadar; düğünlerin en ızdırap anlarından biri olan masa masa dolaşma hadisesi başlayıp evlenen çift masaları dolaşmaya başladığında düğünlerin iki yüzlü tarafı ortaya çıkar. Gelin hemen düğün nasıl diye sorar ve daha 30 saniye önce somona saydıran yurdum insanından muhteşem cevap gelir " canım, düğün çok güzel hele somona bayıldık" pffff!!! 

Siz çeyrek altına somon yemeyi sevenlerden olabilirsiniz ama bu işler bana göre değil. Bir dahaki yazıda, düğünler ve erkeklerin çektiği acılara değineceğim, görüşmek üzere. 

 

 
Toplam blog
: 16
: 635
Kayıt tarihi
: 24.03.10
 
 

Boş Adam;hiçbir şey hakkında her şeyi paylaşan insan. Gündelik yaşamda karşılaştığınız sinir bozucu ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara