- Kategori
- Deneme
Çok dinle, az konuş

Konuşurken gözlerinin içine bakıyor mu? Sakin mi, sukunetini koruyup cümleni tamamlamana müsaade ediyor mu? Cümlen bitince birkaç nefes alıp yeniden konuşmana devam edebiliyor musun? İfade ettiklerinle ilgili sana soru soruyor mu? …
Çok şanslısın karşındaki seni aktif olarak dinliyor.
Cümleni bitirme telaşı yaşıyor ve karşındaki lafa giriverecek gibi hissediyorsan, karşındakinin gözleri pırpır yapıp, heyecanla kıpırdanıyor eli kolu oynuyorsa maalesef ne dediğin anlaşılmıyor, dinlenmiyorsun!
Çoğumuzun konuşurken maruz kaldığı davranış ya da karşımızdaki konuşurken maruz bıraktığımız davranış şekli bu; dinlememek. İçinde bulunduğumuz genel tutum, karşımızdaki konuşurken, konuyla ilgili kendi düşüncemizin ne olduğu ve bu konuda ne diyeceğimiz hazırlığı içinde olmamızdır. Neyi nasıl söyleyeceğimizi tasarlarken ve söz sırasının kendimize gelmesini sabırsızlıkla beklerken karşımızdakinin söylediği uçar gider. Bu durumda iletişimin en doğrudan yöntemi olan konuşmak eylemi işlevini yitirir, düşünceleri ardı ardına sıralama yarışmasına döner.
Bu duruma düşmek ve düşürmek istemiyorsan lütfen karşındakini sabırla ve ilgiyle dinle. O zaman gerçek iletişim gerçekleşir ve birbirimizi anlamanın yolunu açmış oluruz!
Çok dinlememiz, az konuşmamız için iki kulağımız ve bir dilimiz vardır. ( Diogenes )