Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
 

salih haluk reşat şentürk

http://blog.milliyet.com.tr/shr

21 Ağustos '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Cunda'daki Taş Kahve'de kahve içiyordum!

Cunda'daki Taş Kahve'de kahve içiyordum!
 

Cunda'ya daha önce gitmemiştim. Akşam yemek sonrası meşhur Taş Kahve'nin önüne gelince bir anda üzerimde büyük bir enerji hissettim. Kafamı çevirdiğimde bir sürü gözün sadece bende değil, tüm gelip geçenlerde olduğunu ve tüm oturanların yüzlerin yola dönük olduğunu farkettim.

Oturduğunuz yerden, gelip geçeni hiç tepki almadan seyretmenin ve de tepeden tırnağa süzmenin en kolay yolu bulunmuş. Taş kahveye oturacaksın, sandalyeni yolu görecek şekilde ayarlayacaksın ve 15-20 dakikada içilecek şeyi 1 - 1, 5 saatte içeceksin...

Bunu yaparken iyice profesyonelleşmiş olanlar, bakış açılarına göre caddeden geçenleri bir uçtan göz hapsine alıp, diğer taraftan azad ediyorlar. Ve sanırım hiç kimseyi de göz hapsinden kaçırmıyorlar. Tabii işin birde sözel bölümü var. Göz takibini sözel eklentiler ile zenginleştirmekte işin balı kaymağı... Çiçekli t-shirt giymiş adam, 2 trilyon veren şans topçu, bebeğini yerde sürükleyen sarı kıvırcık
saçlı küçük kız, beyaz saçlı, sakallı adam, şişko ana-kız, yeni gelmiş olan beyaz tenliler, güneşte kalmış yanıklar ve her daim emekli bronz tenliler...

Taş kahve'de minimum harcama ile magazin haberleri gibi sahneleri izleyerek tüm geceyi geçiren insanlar...

Ancak o tabloyu bir başka gözle incelediğinizde bazı konuları daha farklı yorumlamak ihtiyacı duyuyorsunuz.

Orada; mutlu, şen kahkahalar yoktu, gülen yüzler ve gözler yoktu. Hoşgörü ve insani duygular yoktu. Samimiyet ve paylaşım kayıptı sanki orada... Çeşitli duygu ve düşünce içinde olan insanlar evlerine kapanıp yanlızlıkları ile boğuşmak yerine orada oturup ortalığı seyreden ve bir iki cümle konuşarak bir gecelerini daha geçirmek isteyen hayat mahkumları gibiydiler. Çok az ileride yer alan balık lokantalarından ise çatal, bıçak sesleri ile beraber yankılanan kahkahaları atan insanlar ile taş kahvede oturanlar tam bir aykırılık örneği idi.

Taş Kahve'de kahve içmek güzeldi, gülüp, sohpet ederek ama çevrenizi görmemeden oturmak ise çok zordu.

Ben bu sahneyi hiç sevmedim dostlar...

 
Toplam blog
: 136
: 750
Kayıt tarihi
: 18.02.07
 
 

Devlet Güzel Sanatlar Akademisi mezuniyeti ve askerlik sonrasında başladığım iş hayatım aynı kuru..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara