- Kategori
- Siyaset
Demokratikleş(me)me
DEMOKRATİKLEŞ(ME)ME
Ey demokrasi, geldiysen üç defa vur…
Gerçek demokratik ülkelerde sanırım bizdeki kadar demokrasiden bahsedilmiyordur. Sabah kalkıyoruz demokrasi, akşam yatıyoruz demokrasi.
Ancak “demokrasi “ kavramının bu kadar havada uçuşması, bol keseden konuşulması ne o düzeni “demokratik” yapıyor, ne de söyleyeni “ demokrat.” Kendisinde olmayan şeyin çok konuşulması kuralıdır bu herhalde…
On yıllardır düşe kalka, taksit taksit, kör topal, paket paket demokrasiyi yerleştirmeye çalışıyoruz. Bir türlü “gelişmekte ve demokratikleşmekte olan ülke” durumundan çıkıp da, “gelişmiş ve demokratik ülke “ konumuna oturamadık.
Ne var ki yüz yıllardır padişahın kulu olarak yaşamış, bir Rönesans aydınlanma süreci geçirmemiş, sanayi devrimini gerçekleştirmemiş, eğitim düzeyi düşük, bozuk ve yanlış değer yargıları olan toplumda demokrasi yavaş ve geç boy veriyor.
Algılayabilen, düşünen, eleştiren, sorgulayan, haklarını bilen, örgütlü, mücadele kararlılığı olan, bilinçli ve cesaretli bireylerden oluşmuyorsa toplum, geçiş de zor oluyor demokrasiye.
Bunun için önce bilmek, içselleştirmek; düşüncede, anlayışta, bakışta, yaklaşımda, davranışta, ilişkilerde yaşam şekli haline getirmek gerekir her birey için…
Demokrasiyi sadece seçim ve sandıktan ibaret görmek kısırdır, eksiktir.
Sandık ve seçim ilk şartı, olmazsa olmazı ve temeldir demokrasinin.
Ancaaaak !..
Sandıktan çıkan oyların “seçilen kişiye ve kişilere” hatırlattığı, söylediği birçok şey var.
Birkaçını sıralarsak :
*Demokrasi, çoğunluğun değil, halkın tamamının katılımıyla gerçekleşen yönetimdir, unutma.
*Halkı belli bir kalıba sokmaya, belli bir dizayn oluşturmaya çalışan anlayışla hareket etme.
*Otoriter tavırlarla demokrasinin yan yana yürümeyeceğini, bir arada yaşamayacağını bil.
*Şu şöyle olacak, bu böyle olacak fermanlarıyla toplum mühendisliği yapma.
*İnsan haklarının ölçü alındığı özgürlük alanlarından beslenir demokrasi. Bu nedenle, kimseye yaşam tarzına müdahale endişesi yaşatma.
*Farklılıkları ortadan kaldıran “onlar” ve “biz” ayrımına girme.
*Özel hayatın dokunulmazlığı, insanları dilediği gibi özgürce yaşaması ve bireysel hak ve özgürlüklerin güvencesini sağla.
*Herkese eşit davran. Ve herkesin sosyal, siyasal, inançsal, kültürel, ekonomik haklarını savun.
*Muhalif olanlara, farklı düşünenlere, eleştirenlere düşmanca bakma. Buna tahammül etme, saygı duyma kültüründen vazgeçme.
*Belli bir yapıda insan yetiştireceğim çabasına girme.
Çoğunluğun mutlak hakimiyeti yoktur, aklından çıkarma.
*Gerçek demokrasilerde kazananın doğrularının, kararlarının, iradesinin dayatıldığı çoğunlukçu değil; herkesin kararlarda etkili olduğu, fikrinin alındığı çoğulcu anlayış olduğunu bilmen lazım.
*Ayrıca tepeden inmeci bir toplum tasarımcılığı yerine müzakere ve uzlaşıların oluşmasına çaba gösteren bir iktidar anlayışıyla yönetim erkini sürdür.
Evet, oyların dilinden özeti budur.