Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '11

 
Kategori
Siyaset
 

Demokritos'un kemikleri

Demokritos'un kemikleri
 

Dik durmaktan dik durmaya fark var!


Dünyanın en büyük gücü durumundaki aynı isimli devleti oluşturan Amerikalılar soy olarak dünyanın çeşitli bölgelerinden toplama insanlardan oluştuğuna göre dünyada var olan genetik yeteneklerin üstünde yada altında olmaları beklenemez. 

Diğer insanlardan tek farkları olabilir, o da Kızılderililer! Belki de bu yerli kabilelerinde öyle bir gen vardı ki, dünyanın diğer ülkelerinden gelen genetik malzeme ile birleşince liderlik ve egemenlik dürtüleri yüksek insanlar haline geldiler. Olabilir, ama bu dürtülerin ortaya çıkması için Kızılderililere başka genetik materyal sağlamaya gerek yok! Neden mi? Çünkü Amerikanın gerçek sahipleri olan kıta yerlileri özgürlük kavramının güçlü olduğu kesin. Görmedim(*), ama görmeye gerek kalmayacak kesinlikte bir ispatım var: Amerika kıtasının yerli halkları hakkında sinema filmi yapan işgalci Avrupa insanları, can düşmanı oldukları halde Kızılderililerin büyük erdemlere ve üstün karaktere sahip olduğunu gizleyememişler! Bu objektif duruşun sebebi için: Onca kan döken, cani dedelerinin utancına ortak olmama isteği de olabilir. Beyaz Amerikan sineması, Kızılderililere yapılan haksız ve vahşi saldırıları konu etmiştir. Bu sinemacılar, kendi Beyaz dedelerinin kemiklerinin mezarlarında piliç çevirme gibi dönmesine razı olmuş, utanç verici tarihlerini utanmadan teşhir etmiştir. 

O gün yaşanan rezilliklerin sorumluları çürüyüp yok olmuş ama kurbanların az da olsa mirasçıları bugün de baskı ve zulüm altında, zorlu yaşamlarına devam ediyorlar. 

Hayatın bir cilvesi mi yoksa ilahi bir el müdahale mi ediyor? Bilinmez! Ama Yerli halkın -Beyazlar tarafından- yerleştirildiği her yerde bir çekim noktası oluşuyor. Ya petrol bulunuyor, ya bir maden rezervi yada bölge, tarımsal alanda en önemli ürünlerin odak noktası haline geliyor. 

Demokrasi ve özgürlüğü çok seven Amerikalılar da bu özgürlüklerinin önünde engel olarak gördükleri Kızılderilileri oradan oraya sürüp duruyor. Son olarak da Utah diye bir eyalette 40-50 yıldır çöl ortasında yaşamak zorunda kalan Kızılderililere yine yol görünmüş! Nedeni de: yaşadıkları çölün çok düzgün ve kesintisiz rüzgar akımlarına sahip olmasıymış. Bu bölgedeki toprağın, -toprak dediğime bakmayın, her yer “kum”! yani arazinin- kullanım hakkı Kızılderililerde! O arazilerde rahatça santral projeleri yapmak isteyen Beyaz şirketler, devletten onları kovmalarını istemiş! Devlet de; “Lafı mı olur! Hay, hay!” Demiş. Eee, ne de olsa demokrasi var kardeşim. Sen benim santralimi nasıl engellersin! 

Hep sevgi ile kalın. 

Murat SEVGİ 

_____
* "Görmedim" dedim. Ama öğrencilik yıllarımda tanıdığım, ailesi Kanada-ABD sınırında yaşayan Kızılderili bir arkadaşım var. (Halen Türkiye’de çevirmenlik yapıyor) Onun sayesinde Kızılderili tarihi hakkında çok şey öğrendim. 

 
Toplam blog
: 370
: 1092
Kayıt tarihi
: 10.07.08
 
 

1969 doğumlu. Tasarımcı, endüstriyel otomasyon sistemleri için yazılım geliştiriyor. Yüksek öğren..