Deniz” ile “Su” arasındaki benzerlikler

“Deniz” ile “Su” arasında hiç bir benzelik yoktur. Aynı maddeden oluşmaları “ortak” bir yöndür, ama “benzerlik” değildir. Buradaki mesele, “suyun nasıl deniz olduğu” dur .

Şöyle olur:

Su damla damla, parça parça birikmeye başlar. Su, bir damla halindeyken “su”dur... 10 damla birikir, yine “su”dur... 100 damla birikir hala “su”dur... 500, 1000, 10000 damla, hala “su”dur.... yani biriken şey ile onu oluşturan şey arasında henüz bir fark yoktur... “birikinti” su birikintisi olarak adlandırılır... yani, su oluşturduğu topluluğa hala kendi adını yamayabilir, kendi kimliğini verebilir... çünkü oluşan şey suyun biraraya gelmesinden, toplanmasından, birikmesinden başka bir şey değildir.

Bu birikim öyle bir yere gelir, öyle bir çoğalır ki damlaları saymakla ile ifade edemeyiz... Öyle bir an gelirki, bu çoğalma, su birikintisi olmaktan çıkar, başka özellikler kazanır, başka işlere yarar, ve yeni kazandığı niteliklerle başka bir kimlik, başka bir ortam, başka bir kişilik olur.

İşin ilginç yanı, biz insanlar, suyun biriktiğine şahit oluruz, biriktiğine ve büyüdüğüne şahitlik ederiz... ama suyun denize dönüştüğünü, niteliğinin değiştiğini ancak “deniz” olduktan sonra anlarız... Su, artık sadece birikimi uluşturan bir parçadan ibarettir... ve biz insanlar “deniz sudan oluşur” diyebiliriz; ancak “su denizdir” diyemeyiz.

“Deniz sudan oluşur, ama su deniz değildir”

“Çöl kumdan oluşur, ama kum çöl değildir”

“Orman ağaçtan oluşur, ama ağaç orman değildir”

Bu işleyiş ve değişim tarzı doğadaki herşey için geçelidir... Bu değişim şekli, insan için de geçerlidir... insan toplulukları için de... toplumsal yaşam için de...

Bir farkla:

İnsan, nasıl birikeceğine, neye dönüşeceğine, neye dönüşmesi gerektiğine karar verme yetisine sahiptir... ve insan bu yetiyi kullanırken dikkate alması gereken hususlar mevcuttur... Bu hususları dikkate almıyorsa... Kendi değişimini su birikmesini izlediği gibi kayıtsız izliyorsa, denizde su damlası olur, kendi oluşturduğu ama kendinden bir şey veremediği, katamadığı denizde. Sadece “bir su damlası”...

Herkese selamlar,