- Kategori
- Şiir
Deprem

Deprem
Güzel yurdum,
Depremlerle sarsıldı,
Geçmişin acıları yüreğimden çıkmıyor,
Neler neler yaşamıştı milletim,
Yeni sarsıntılarla
Tekrar kanıyor eski yaralarımız.
Bir türlü dinmiyor içimizdeki fırtınalar...
Varto depremini öğretmenlerimizden duyardık
Çok büyük deprem diye
Elazığ depremi de yamandı.
Sağ salim kurtulabilen öğrencimden dinledim.
Çocuk, dehşet içindeydi
Yaşananları anlatırken…
Çocukluğumda İstanbul’da da
Sık sık yaşardık depremi,
Ailece sokağa dökülürdük gece
Uykulu gözlerle
Sonra “Geçti.” Derlerdi,
Mışıl mışıl uyurduk
Çocukluk düşlerimizin yumuşak yastığında…
Adana, Ceyhan depremiyle
Yamandı yaşadıklarımız…
Can tatlı,
Depremden kaçmak isterken
Balkondan atlayanların
Alçılı ayakları, kolları çıkmaz aklımdan…
Evdeydim depreme yakalandığımda,
Kelime-i şahadet getirdim
Yapacağım hiçbir şey yoktu.
Helal süt emmiş neyse ki bizim müteahhit…
Şükür; kurtulduk, şanslıydık.
Deprem çantaları hazırladık,
Günlerce sokaklarda geceledik konu komşu,
Yuvalarımızdan korkar olduk,
Oysa en huzur bulduğumuz yerlerdi evlerimiz…
Ceyhan’da bir apartman enkazından
Bin bir eziyetle kurtulan
Hatice öğretmen
Yaşamaya direnen
Ancak gencecik kızını kaybeden
Kurtuluş ışığıydı,
Sevinçti üzüntülerin karanlığında…
Marmara depremiyle yıkıldık,
Yerle bir oldu binalar,
Hatta
Yerin yedi kat dibine göçtü
Koskoca hanlar, hamamlar…
İniltiler, haykırışlar, hıçkırıklar…
Aileler yıkıldı,
Çocuklar annesiz- babasız,
Anneler evlatsız kaldı.
Ağlaya ağlaya
Kurumuş gözpınarları ile
Yıkıntıların başında
Umutla bazen umutsuzlukla
Saatlerce süren bekleyişler…
Ceset torbaları sıra sıra,
Sahipsizlik;
Diz boyu açlık, sefalet, yokluk,
Kara bulutlar çöreklendi mutlu yuvalara…
Kızılay sardı yaraları,
Sıcak aş bulmanın sevinci,
Kayıpların dinmeyecek sancısıyla
Yaşama tutunduğu
Babasız, küçücük bir evlat eli,
Onu doyurmanın hazzı…
Asla kapanmayacak yaralarına
Bütün acılara rağmen
Hayatta olmanın verdiği buruk mutluluk…
Çadıra sığışan yaralı bedenler,
Kanamalı ruhlar…
Ne kadar şanssızmışsın canım ilçem,
Bitimsiz gözyaşları içindesin.
Simav depremi,
Kaçıncı kez yıkıldı bu kent,
Kaç kez onarıldı
Yeniden yıkılmak üzere…
İçimizi yaktı Van depremi,
Doğunun ayazında titreyen
Soğuğun bıçak gibi kestiği
Yalnız ve çaresiz
Yardım eli bekleyen
Korku dolu çocuk gözleri…
Ya ruhlarımızdaki zelzele
Tekrar yaşatma Rabbim bize,
Kullarını afetlerinle imtihan etme.
Güzel günler yaşat,
Cennet ülkeme!
HARİKA UFUK
ADANA
30 TEMMUZ 2013