Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mart '07

 
Kategori
Müzik
 

Dertlere deva

Dertlere deva
 

Pazar günleri, Pazartesi'lerden daha sevimsiz gelmiştir bana. Belki yıllar yılı yatılı okuduğum için o günün hazırlık telaşıyla geçmesindendir. Ne uzayan ne kısalan bir gündür Pazar, ortak bir şeyler yapalım deseniz yapamazsınız, boş boş oturmak da can sıkar. TV'de bile doğru dürüst bir şey olmaz akşama kadar.

Dün daha kötüydü elbette, sıkıcılığı yetmezmiş gibi bir de İzmir'den Antep'e dönme telaşım vardı. Zaten hasretlik canıma yetmiş, bir de üzerine havayollarının yaz tarifesinde uçaklarını hep akşamdan sabaha kaydırdığını öğrenip iyice sıkılmışım, üzerine İzmir'den ayrılığın hüznü de bindi. Ooof of!..

El mahkum, bugünkü mesaiye yetişilecek. İzin mizin de yok, olsa da zaten bir hafta, neye yetiyor ki?!? Cumartesi Kordon'da içilen tarçınlı kahvenin tadı damağımda kös kös havaalanı yolundayım. Aklıma geliyor, takıyorum kulaklıklarımı. En iyisi yine müzik dinlemeli. Nitekim daha ilk parçada içimdeki sıkıntı, yerini belirli bir hüzüne bırakıyor. Esin Engin'in muhteşem yorumuyla Mevlana çalıyor. Nasıl güzel düzenleme bu Yarabbim?!? Ona rahmet okurken, Allah uzun ve sağlıklı ömür versin dedirterek Kitaro başlıyor. En nihayet yurtdışından bulabildiğim Ancient albümünden bir parça, Dholavira!.. Kitaro'nun o serbest kompozisyonlarından biri, ince ince hesaba kitaba vurmadan, klavyelerinin başına geçmiş ve kaydetmiş yine bir defada. İçinden geldiği gibi çalmış, belli. Söz filan yok, en güzel yanı da herhalde bu. (Aşk şarkısı dinlemekten bazen bunalıyorum yahu)!..

Aklımda bir hanımın söyledikleri, huzur evi ziyaretine gitmişti TV ekibi, onların yaptığı söyleşiden... "Bol bol müzik dinliyorum..." demişti o hanım, "Çünkü beyne doğrudan mesaj gönderen en önemli duyu organı, dolayısıyla beyne en yakın duyu organı kulaklardır. Ben de bu yoldan her gün güzel melodiler gönderiyorum beynime, bu da beni mutlu ediyor."

Kitaro, synthesizer'larıyla kurduğu evreni paylaşmaya devam ediyor benimle, Millenia'sından son parça, "Epilogue" çalıyor. Ben 11 yaşındaymışım o bu kompozisyonu seslendirdiğinde. Akıcı ritmi ve hüzünlü melodisiyle içimi yakıyor gene ama artık içimde o anlamsız sıkıntının, teraziye vuramadığım o bunaltının kalmadığını farkediyorum parçanın sonunda. Hayalimde Körfez'in kıyısında durmuş, günün solduğu yere bakıyorum gözlerimi kapayıp. Biliyorum yarın güneş yeniden doğacak ama yorulmuşum artık, bu hasretin biteceğini, İzmir'e, evime, kedilerime kavuşacağımı umamıyorum bir türlü. Ne yapayım, elden dua etmekten ve beklemekten başka bir şey gelmiyor şimdilik.

Müzik bu akşam da dağıtacak efkarımı, biliyorum.

 
Toplam blog
: 39
: 2139
Kayıt tarihi
: 05.03.07
 
 

Bankacılığı bırakıp kendini reel sektörün kollarına atmış bir adamım... Kitaro başta olmak üzere ..