Diziler ve toplum

Diziler topluma ne vermekte,

TV kanallarını açtığımızda o kadar çok dizi var ki insan hayret ediyor. Tuhaftır bu dizilerin en rayting'i yüksek olanları en ahlaksız, en kavgacı, en vurdulu kırdılı olanları. Dizlilerin seyredilme oranları içindeki tokat, kavga, kurşun, tabanca, aşk diye kakalanan şehvet oranlarıyla doğru orantılı.

Gerçekten bir şeyler verme kaygısına sahip olan senaryolar bile içine kavga ve çatışmayı almadıkça seyredilmiyor..

Çoğu TV dizisi masrafsız çekilen salon filmleri, zengin burjuvaların entrika, şantaj kokan senaryolarıyla kötü gelin iyi kaynana ya da iyi gelin ceberrut kaynana tarzı da varsa cahil ilkokul mezunu internete giremeyen araştırma yapamayan yığınların bir numaralı eğlence kaynağı...

Öyle ki böyleleri dizilerle yatıp dizilerle kalkmakta...

Kendilerine pompalanan ve geleneklerin içinede sinmiş bulunan ataerkil ve güç odaklı şiddetler, ölümler, travmalar ne de çok tutmakta.

TV nin şu an altn çağı fakat bu gittikçe yerini internete bırakmakta. Artık youtube da açıldı, neyi ne zaman izleyeceğinize siz karar vermektesiniz. TV kanallarının idarecileri değil.

Eli klavye tutan herkes TV den internete kaçmakta.

Tıpkı gazete okuyucuları artık bilgisayar ve internet bilmeyen emekliler. Haberin her türlüsü internette var zaten, yeterki ne aradığını bilen biri olun...

Kaliteli yapımların çoğuda Amerkan dizlerinin birer Türkçe kolajı..

Komedyenler, sanatçılar, şarkıcılar, yönetmenler hep ABD tarzını kopyalama gayreti içinde. Kendi özgün eserini yaratmak isteyenler tu kaka ilan edilip projeleri çöpe atılmakta...

Sonuç olarak TV dizileri bayağılık ve taklitçilik içinde sıkışmış durumda. Birkaç özgün kalabilmiş ve topluma birşeyler veren "Hatırla Sevgili", "İpsiz Recep" gibi yapıtlar müstesna...