Dün burada neler oldu?

Dick's Sport diye bir magaza var. Ben hic gitmemistim. Gaye, Bulut'un aldigi bir futbol topu ve masaj makinasini geri vermek istedi. Topu topuna 42 dolar elli cent. Atladik arabaya. Gittik.

Bize paramizi degil, 42 dolarlik bir alisveris-karti verdiler. Yagmur kendine ucuzluktan bir futbol ayakkabisi, Gaye'de bir eldiven aldi. Iyi markaymis!...

Arabamiza bindik. 1994 model Ford Explorer. Calistirdim. Cangir-cungur bir ses. Sonra da bir koku!... Aldiris etmedim. Yuruduk. Ama arabanin direksiyonu donmez oldu. Yolun ustundeki bir apartmanin parkina zor girdik. Kaputu actim. Motor kayisi parca parca olmus!...

Dun burada hava iyi sayilirdi. Sifirin altinda ama, yumusak... Arabanin icinde usunse de, oturulur.

Saffet'i aradim.

- Saffet senin tamirci vardi ya?

- Nick mi?

- Evet. Bana telefon numarasini verir misin?

- Hayirdir abi?

- Yolda kaldik...

Nick'i aradim. Benim telefonum yok. Iyi ki Yagmur bizimle berabermis!

- Alo, alo... Ben Kemal...

- Kemil huu...?

- Saffetz biradir Kemil...

- Ya, ya...

Nick daha once bu arabanin frenlerini yapmisti. Arabayi ve bizi biliyor. Yakin yerdeymis. Geldi.

- Kemer ve bir alet 30 dolar. Iscilik 50... Ne dersin?

Iyiki paramiz var. Tamam dedik. Gaye'yi ve Yagmur'u arabada birakip araba parcacilarina gittik. NEPA denilen yerde yok. 'Auto Zone' daha uzakta. Orada da yok!...

Kizla Gaye arabada. Hava karariyor. Donacaklar!...

Neyse baska bir yerde parcalari bulduk. 60 dolar!

- Ne kadar zamanda takarsin Nick?

- 20-30 dakika...

Apartmanin park yerine donduk. Bizimkiler arabanin icinde yoklar!...

Usumusler. Donmuslar. Apartmanin antresine girmisler...

- Donduk. Neredesiniz?...

Anlattik derdimizi...

- Cisimiz geldi, dediler. Ne olur?....

Oradaki gelen gecenlere sorduk. Apartmanin ofisine gidin dediler. Gittik. Kapali. Geri donduk. Baktik apartmana Meksikali aileler giriyor. Dayanamayip birisine soyledik.

- Tuvaletinizi kullanabilir miyiz?

***

Nick'e cekimizi yazip verdim.

Yagmur'u arkadasina biraktim.

Gaye bir turlu isinamiyor!...

- Bir sicak corba icsek?

Gitttik corbaciya. Iki corba. Icimiz isindi.

- Iki coba fazla mi oldu? Birini beraber mi icseydik?

Yok, yok... dedim. Pahali sayilmaz...

***

Eve donduk.

Umut isten gelmis. Odasindan bagirdi.

- Bulutlar yari finale kalmislar!...

Yarin cop gunu. Copu yolun ustune biraktim. Posta kutusuna gittim. Iki zarf. Belli ki iki kart... Karanlikta neredn geldiklerini anlayamadim.

Eve donunce actim. Biri magaza alisveris karti. Digeri de Umut'un 'Calisma izni" karti. Tuvaletteydi. Kapinin altindan uzattim.

- Aaaaa!...

Ise korkarak gidiyordu.

Belli ki cok sevindi.

Bizde.

***

Dün burada neler oldu neler...