Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mart '10

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Dünyamızın akciğerleri

Dünyamızın akciğerleri
 

“Elinizde bir ağaç fidanı varsa, kıyamet kopmaya başlasa bile eğer onu dikecek kadar vaktiniz varsa, mutlaka dikin.” Hz. Muhammet

Ormanlar, dünyamızın akciğerleridirler. Orman; toprak, su, hava gibi en değerli, olmazsa olmaz doğal kaynaklardan biridir.

Ormanlar salt yan yana gelmiş ağaçlardan oluşan bitki topluluğu olmaktan daha çok; ağaçlarla birlikte öteki bitkiler, hayvanlar, mikroorganizmalarla, hava, su, sıcaklık, ışık ve toprak gibi cansız çevre faktörlerinin oluşturduğu bir dünyadır.

Ormanların 6000 kadar kullanma yeri vardır. Ormanlar, fotosentezle oksijen üretimi ve karbondioksit tüketimi yapma, erozyonla toprak kaybını önleme ( Her yıl yaklaşık olarak Kıbrıs adası büyüklüğünde yani 500 milyon ton toprağımız erozyonla göllere, denizlere taşınmaktadır.), hava kirliliğini azaltma, iklimi etkileme, yağış rejimini düzenleme, canlıları barındırma, gürültü kirliliğini önleme, rüzgar hızını azaltma, biyoçeşitlilik, gen kaynaklarına en güvenli yaşam ortamı oluşturma gibi parasal olarak değer biçilemeyecek ekolojik değer üretmektedirler. Ormanlar, karada yaşayan tüm bitkilerin ürettiği oksijenin % 66’sını üretmektedir. Dünya üzerindeki ormanların karbondioksit bağlamasıyla küresel ısınmayı önlemesi ve iklim düzenlemesindeki ekolojik değeri 4 trilyon ABD doları olarak hesaplanmaktadır.

Bir ülkenin orman bakımından zengin sayılabilmesi için topraklarının en az %30’unun ormanlarla kaplı olması gerekir. 20.yy başlarında topraklarımızın % 50-60’a yakını ormanlarla kaplıydı. 40 milyon hektar olan orman varlığımız ne yazık ki 80-100 yıl sonra 12-13 milyon hektar kalmıştır. Yok edilen 25 milyon hektar orman alanımızın yerine yenileri tesis edilememiş ve bu nedenle yaşadığımız toprak kaymaları sonucunda ulusça yasa boğulmuşuzdur zaman zaman. ( 1995 yılında Senirkent’te yaşanan heyelanda 76 yurttaşımız çamur yutarak yaşamını yitirmiştir.) Doğal bitki örtüsünün hızla tahribi ile şiddetli erozyon ve sel felaketleri insanımızın kaderi haline gelmektedir. Bu kader ilahi bir kader olmaktan ziyade senaryosunu kendi insanımızın yazdığı ve yine kendi oynadığı bir tarihi bir dramı anlatan bir filme dönüşmektedir.

Yurdumuzda her yıl ortalama 1300 orman yangınında 14 bin hektar orman alanımız yok olmaktadır. Son yıllarda on binlerce canımıza mal olmakla kalmayıp ülkemizin akciğerleri olan ormanlarımızı da kalleşçe yok etmeyi amaçlayan terörü de buradan lanetlemeyi kendime bir görev olarak görüyorum.

Doğaya ve doğal kaynaklara verdiğimiz zararı ve onları kullanmakla oluşan borçlanmamızı; bizden sonraki kuşaklara ve özel olarak da İlçemiz Çivril’in “YEŞİL ÇİVRİL” olarak anılmasını sağlayan tüm kişi, kurum ve kuruluşlara bu seneki ağaç bayramında da en az bir adet fidan dikerek, orman alanları oluşturarak, var olanları en iyi biçimde koruyarak ve Milli Parklarımızın sayısını çoğaltarak ödemeye çalışmalıyız.

 
Toplam blog
: 190
: 3134
Kayıt tarihi
: 28.09.07
 
 

Emekli öğretmenim. Yurdunu, ulusunu seven, her konuda sorumluluk sahibi gençler yetişsin istiyorum. ..