- Kategori
- Ekonomi - Finans
Ekonomik Krizler ne zaman gelir ve erken uyarı sinyali verirler mi ?"

Ekonomik Kriz
Sevgili Okurlar; Bu konu oldukça önemli bir konu.
Krizler tahmin edilebilir mi ?
Erken uyarı sinyalleri var mıdır ?
Varsa nelerdir ?
Dünya'daki ve Türkiye’deki ekonomik krizleri biraz hatırlayalım.
1982 Meksika Krizi
1981 Sili Krizi
1994 Türkiye Krizi
1994 Meksika Krizi
1997 Asya Krizi
2008 Mortgage Krizi vs..
Tüm bu krizleri acaba önceden tahmin edilebilir miydi ?
Bununla ilgili ekonomi bilimi uzun yıllar çeşitli çalışmalar yapmıştır.
Bu çalışmaların başında sinyal yaklaşımı adi verilen bir yaklaşım öne çekiyor. Yani belli ekonomik göstergelerin kriz öncesinde sinyal verip vermediği çeşitli ekonomik modeller yardımı ile test ediliyor. Dolaysı ile öncü göstergeler dediğimiz ve krizler için önem arz eden ekonomik verileri bilmemiz ve takip ediyor olmamız lazım.
Peki Nedir bu öncü göstergeler ?
Kısaca öncü göstergeler “Genel ekonomik faaliyetler en yüksek ya da en düşük düzeye ulaşmadan birkaç ay önce en yüksek ya da en düşük düzeye ulaşan zaman serisi verileridir”
Krize en çok hangi etkenlerin neden olduğu ile ilgili bilgi verirler.
Bunlar nelerdir ?
Sermaye Hesabı
Borç Yapısı
Cari Hesap
Uluslararası Değişkenler
Finansal Serbestlik
Diğer Finansal Değişkenler
Reel Sektör
Mali Değişkenler
Politik Yönetim
Kurumsal Değişkenler
Görüldüğü üzere her bir madde için değişik ve farklı veri kümeleri oluşturulabilir.
Peki okuyucu sorabilir. Sermaye Hesabi içinde ne var ? Borç yapısı verileri nelerdir ?
Zaten konunun önemli noktası da burası.
Sermaye Hesabı içinde bakılması gereken veri kümesi yabancı rezervlerin büyüklüğü, artış veya azalışı, doğrudan yabancı yatırımlar, yurtiçi yerel para birimi faiz oranları ile yabancı para birimi faiz oranlarıdır. Borç yapısı içinde kamu dış borçları, özel sektör borçları önem arz eder. Cari Hesap ise ülkenin dış alem ile yaptığı mal ve hizmet alışverişini temsil eden verilerden oluşuyor. Reel döviz kuru, ticaret dengesi, ihracat ve ithalat rakamları bunlardan bazılarıdır. Uluslararası Değişkenler ise yabancı ülke faiz oranları, yabancı ülkelerin GSMH büyümeleri ve enflasyon oranları olarak öne çıkıyor. Finansal Serbestlik verileri, kredi büyüme oranları, kredi mevduat oranları arasındaki yayılım ve değişim yüzdeleridir. Diğer Finansal Değişkenler içinde Merkez Bankalarının bankacılık sistemine verdiği krediler, para arzındaki artış, uluslararası döviz rezervleri, döviz kuru paritesi verileridir. Reel Sektör içinde reel sektörün büyüme oranları, sanayi büyümesi, işsizlik oranları, GSMH büyümesi, hisse senedi ve sermaye piyasası araçlarındaki getiri oranları vs. örnek olarak gösterilebilir. Mali Değişkenler bütçe açıkları, kamu harcamaları olarak göze çarpıyor. Politik değişkenler olarak siyasi istikrar önemli bir etkendir. Kurumsal Faktörler olarak, bankacılık sektörünün dayanıklılığı ve yapısı, önceki donemde gerçeklesen döviz krizleri vs. göstergeler krizi tahmin etmede öne çıkan veriler olarak biliniyor.
Sonuç olarak;
Kapitalist sistemin kendi içinde bir kriz potansiyeline sahip olduğu Keynes tarafından bile dile getirilmiş bir olgudur. Ancak yıllar boyunca ekonomiyi sıkıntıya sokan, büyük halk kitlelerinin yoksullaşmasına, sanayinin verimsizleşmesine, ülkelerin iflas etmesine neden olan krizlerin önceden tahminine yönelik çalışmalar ekonomi bilimi içinde sürekli araştırılan ve tartışılan bir konudur. Bununla ilgili çeşitli çalışmaların yapılıyor olması, geçmişe dair verilerin analiz edilmesi bu çalışmaları daha da ciddi kılmaktadır.
Ancak yukarıdaki saydığımız unsurlar dışında genel olarak krize ilişkin TEMEL göstergeler aşağıdaki şekildedir.
1- Reel Üretim
2- Uluslararası Rezervler
3- Yurtiçi Faiz Oranları
4- Toplam Banka Mevduatları ve Seyri
5- Yurtiçi Kredi Genişleme Hacmi
6- Reel Döviz Kuru
7- İhracat-İthalat rakamları.
8- Bütçe Açığı / GSYIH
9- Toplam Borç / GSYIH
10- Cari Açık / GSYIH
Tüm bu verilerin iş adamları, sanayiciler, ekonomistler ve devleti yöneten birimler tarafından sıkı takip edilmesi, bunların yayınlanması ve bu verilere özel bir ilginin gösterilmesi, Türkiye gibi tasarruf açığı yaşayan ve krize karşı kırılgan olan bir ekonomi için son derece önemlidir.
Çağlayan ATES.