Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ekim '14

 
Kategori
Çalışma Yaşamı
 

Emekli üç kuruş emekli maaşına razı olup yaşlılıkta kendini güvenceye alma düşüncesi yüzünden aç

Emekli üç kuruş emekli maaşına razı olup yaşlılıkta kendini güvenceye alma düşüncesi yüzünden aç
 

Türkiye’de insanların tek amacı var, emekli olup iyi kötü maaşa bağlanmak. Herkesin derdi bu. Maaş da maaş olsa bari 800 lira, 1000 lira bir şey. Bir tas çorba, kuru ekmek, bir bardak çaya yetiyor nasılsa… Adamlar o kadar geri görüşlü ki böyle yaşamayı hayat sanıyorlar. Ülkeyi yönetenlerin de canına minnet; keşke herkes böyle olsa… Ev istemiyorlar, araba istemiyorlar; kira evlerinde sürünüp ölüyorlar. Üç kuruş cenaze masrafı  tamam…

Bizim düşüncemiz ile kurtarmak istediğimiz halkın/insanların anlayışı arasında o kadar büyük uçurum var ki… Biz insanların zengin olup refah içinde yaşamasından söz ediyoruz, halk/insanlar ise acından ölmemekten bahsediyorlar. Halkın ekonomik sorunlarına bizim gibi yaklaşan kimse yok. Siyasetçiler, ekonomistler ve toplumun ileri gelenleri “insanların karnı doysun, kimse aç açıkta kalmasın” gibi rezil bir siyaset güdüyorlar.

Halk/insanlar umutsuzdur, gelecekten endişe duyuyorlar, belki aç kalırız diye korkuyorlar… Hem halk dediğimiz bilgisi kültürü eksik yani bilinçsiz insanlar, belki gerçeği göremiyorlar o nedenle “insanların karnı doysun, kimse aç açıkta kalmasın” diyorlar…

Peki, sizler okumuş mastır diplomalı siyasetçiler, ekonomistler ve toplumun ileri gelenleri sizler dilenci siyaseti gütmeye utanmıyor musunuz? İnsanın karnı doysa nolur ya, inek mi bunlar? Siz niye karnınızın doymasıyla yetinmiyorsunuz?

Sırf emekliliğini düşünerek çalışan insanların sıkıntı çekmesinden şahsen ben keyif alıyorum: daha beter olsunlar, sürüm sürüm sürünsünler! Böyle aptalca şey olur mu ya! Kendini geliştir, işini/mesleğini/sanatını ilerlet. Yeteneğinle öne çıktığında da masaya yumruğunu vurup patrona ben 3000–5000 istiyorum de.

Yeteneği yok. İşi mesleği sanatı yok. 800 maaşla işe başlıyor, 30 sene sonra maaşı bin lira oluyor; çünkü 30 yıl aynı işi yapıyor. Emekli oluyor yine 800 lira alıyor. Allah sana hiç mi yetenek vermedi oğlum amcam. İnsan 30 yıl aynı işi yapar mı? 30 yılda maaşı 200 lira artar mı? Vardır bir yeteneğin. Senin devletin yeteneğini ortaya çıkarıp neden seni bir meslek sahibi yapmıyor?

25–30 yıl 800 lira maaşla en pis işlerde çalışarak patrona uşaklık ediyorsun. Uyanık patron işine mesleğine rağmen düşük maaş veriyor. Sen mesleğim var sanıyorsun. Oysa o meslek falan değil. Babadan dededen orada burada bir şeyler görmüşsün, biliyorum sanıyorsun. Mesleğinin olduğu nasıl anlaşılır? Senin mesleğini senin gibi kimse yapamıyorsa mesleğin var demektir. İşte böyle bir durumda patron sana düşük maaş veremez. Seni çıkarıp yerine başkasını alamaz. Çünkü senin yaptığın işi kimse yapamaz. Seni çıkarıyor beni alıyor; çünkü ben de senin kadar biliyorum.

Şu güvence lafından nefret ediyorum! Adamlar emekli olacağım diye k…ını yırtıyor. Nolacak emekli olacaksın da. Üç kuruş emekli maaşıyla, evin yok ocağın yok, kira evlerinde pepperişan. Çocuklarını okutamamışsın. Evlendirememişsin. İşsiz güçsüzler. Yaşlanmışsın hastalık yakanda. Bir meşguliyetin yok, parkta oturmuş enseni kaşıyorsun. Demek senin hayalin bu ha! Ben senin hayaline tüküreyim! Git başımdan Allah Aşkına ya! Ve siz böyle sürünürken kapısında çalıştıklarınız villalarda keyif çatıyor.

Allah’ım insanlarımı bu aptalca düşünceden nasıl kurtarırım bilmiyorum! Uyanık siyasetçiler, her şeyi bildiğini sanan ekonomistler ve sözde toplumun ileri gelenleri halkı kolay yönetmek için mi(aç insanı yönetmekte ne var, çorba var dersin koşar gelir),umurlarında olmadığı için mi bu duruma kayıtsız kalıyorlar. Çünkü bizim bildiğimizi onların da bilmemesi imkânsız. 800 lira asgari ücretle 25–30 yıl çalışıp 700 lira emekli maşı alan kimse patrona çalışıyor, ülkeye hiç faydası yok. Bir şey üretmiyor ki, patronun kapısında uşaklık ediyor. Öyle ya bir şey üretene patron böyle düşük maaş veremez.

700 lira emekli maaşıyla banka kuyruklarında sürünüyor, adam buna güvence diyor; deli olmamak işten değil! Atatürk bunları boşuna kurtarmış, sür Çanakkale’ye ölsünler! Patronların da tam aradığı adam bunlar. Üç kuruş emekli maaşı hayaliyle sömürüyorlar bunları. Üç kuruş beş kuruş bari yeseler, en sağlamı emekli olduktan sonra 10 yıl yaşıyor. Aslında devlet bunlardan kar bile ediyor. Öyle ya 30 yıl prim kesiyorsun, adam emekli olmadan ölüyor.

İnsanlarımızın emeklilikteki güvence olayı çok kötü bir durum… Belki bir yetenekleri var, belki bir iş meslek ve sanatta ileri gidecek ülkeye değer katacaklar ama onlar “yeter ki emekli olayım ne iş olursa olsun” düşüncesiyle kendi değerlerini yok ediyorlar. Ayrıca ülkeye faydaları olmadığı gibi az kazandıkları için kendileri de fakir düşüyorlar. Devlet bunlardan memnun, bunlar kendilerinden memnun… Zor düzelir bu durum. Ağaç Hareketi düzeni halktan onay alsa biz biliyoruz onlara ne yapacağımızı. Göstereceğiz onlara 800 liraya razı olmayı. En kötüsü bir işte, meslekte ya da sanatta uzman olmasın da görürüz bakalım.  İçinizdeki yeteneği zorla çıkaracağız. İnsanlarımız harikalar yaratacak ve biz onlara ayda binlerce lira maaş vereceğiz. Fakirlik suç! 1000 lira emekli maaşı için çalışan adamı vallahi tallahi hapse atarım!

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..