Engin Alan manifestosu

Balyoz davasının tutuklu sanıklarından MHP İstanbul milletvekili Engin Alan’ın basına yansıyan açıklamaları gündeme “balyoz gibi” düştü. 

12 Haziranda yapılan milletvekili seçimlerinde CHP’den Ergenekon sanıkları Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal, MHP’den Balyoz davasından tutuklu Engin Alan Ve KCK davasından tutuklu altı BDP milletvekili TBMM’den mazbatalarını almalarına rağmen ilgili mahkemeler tarafından “tutukluluklarının devamına” karar verilerek, yeni meclisin krizle açılmasına neden olacağı kaçınılmaz bir durum olarak ortaya çıkmaktadır. 

YSK tarafından adaylıkları onanan, herhangi bir engeli görülmeyen bu vekiller milletimiz tarafından vekil olarak meclise gönderilmişse de; Mevcut kanunlar ve hukuk çerçevesinde karar verdiklerini söyleyen mahkemelerimize takılıp kalmıştır.Yapılan 12 Haziran seçimleri sonrası ülkemiz gerilim düzeyi çok yüksek bir alana sıkıştırılmış bir durumdadır. 

BDP yaptığı açıklamada KCK davasından tutuklu vekillerinin serbest bırakılmadığı sürece meclise gitmeyeceğini ve boykota devam edeceklerini açıklamış, CHP ise Balbay ve Haberal’ın derhal serbest bırakılmasını istemektedir. 

Seçim sonrası gelişen bu olaylar karşısında insanın aklına hemen “acaba Türkiye’de bu tutuklu vekiller üzerinden yeni bir oyun mu sahneye konmak isteniyor” sorusu akla gelmektedir. 

MHP milletvekili Engin Alan Paşa’nın Balyoz Davası sürecinde verdiği şu beyanat çok dikkat çekicidir. 

“Bakın bu ülkede teröristler kahraman, kahramanlar da terörist oldu. Devlet, millet bölünmesin diye yıllarca dağlarda kelleyi koltuğa almış insanlar, şu anda terörist muamelesi görüyor. Habur dâhil savaştığımız teröristler kahraman oldu. Hatta ‘Obama’ya sorsunlar ‘Guantanama’da yer varsa oraya gideyim dedim” 

Engin Alan Paşa’nın bir diğer açıklaması ise çok ilginç; 

“1999 yılı Mart ayında, ben bunu söylemiştim. İmralı canisi yakalanmıştı. İsmini vermeyeceğim o günün bir devlet yönetiminin çok önemli bir kişisine, ‘Bir gün gelecek o Ankara’ya gelecek. Ben İmralı’ya gideceğim’ demiştim. Bir tek adresi şaşırmışım. İmralı değil Silivri’ye gittim” 

Engin Alan Paşa yıllar öncesinden bugünün Türkiye’sini, yaşanacakları sanki önceden görmüş gibi. Türkiye şimdi kaotik bir ortama doğru sürüklenmekte, Cumhuriyet tarihinde bir meclis ilk kez bu kadar sorunlarla açılmaktadır. 

MHP'den milletvekili seçilen, ancak tahliye edilmeyen Alan Paşa’nın tahliye edilmemelerinin gerekçesini ise şöyle özetlemektedir: "Terörist başı eve çıkarılana kadar bizlerin de bırakılmayacağını düşünüyoruz. Bu şekilde tahliye edilmeyi de Balyoz davasından yargılananların istemeyeceğini de herkes bilsin. Biz mahkemede yargılanmak istiyoruz” 

Halen tutuklu olan ve milletvekili seçilenlerle ilgili üst mahkemelere yapılan itirazları da reddedilen, İmralı, Balyoz Ve KCK davalarında tutuklu vekillerle ilgili yeni gelişmeler, yeni çözüm yolları bulunup bulunamayacağını zaman içersinde göreceğiz. Hukuk yollarının tıkandığı noktada bir tek çözüm yeri kalıyor, orası da TBMM olacaktır. 

CHP Balbay ve Haberal’ın serbest bırakılıp mecliste yemin edene kadar yemin etmeyeceklerini açıklayarak, bu kararına da meclise katılarak, ancak yemin etmeyerek sürdürdü. 

KCK tutuklusu milletvekilleri ile ilgili ise; BDP destekli bağımsızlar meclisi boykot edecekleri kararını alarak bu kararlarını da uygulamaya koydular. 

Cumhuriyet tarihinde ilk kez TBMM bu derece büyük sorunlarla açıldı ve yaklaşık 170 vekil meclis kürsüsüne çıkmayarak yemin etmedi. 

Milletin meclisi bu duruma bir çözüm ararken bir takım pazarlıkların, bir takım istenmeyen sonuçların ortaya çıkmaması en büyük temennimiz olacaktır. 

Osman Özeker 27.06.2011