- Kategori
- Siyaset
Ergenekon ve cezaevi ziyareti... Kral artık çıplak!

Kral artık çıplak!
Evet, kral artık çıplak. Şimdiye kadar Ergenekon soruşturmasına taraf olmadığı, hukuka saygılı olduğu vs. iddia eden Genelkurmay Başkanlığı, İlker Başbuğ'un görevi devralmasıyla birlikte artık susma gereği bile duymuyor.
Yaşar Büyükanıt gibi bir genelkurmay başkanı zamanında dahi birçok eleştiriye maruz kalan, hatta Deniz Baykal gibi 'solcu' birisi tarafından ciddi bir biçimde 'haksız' eleştirilere maruz kalan, sözde çürük elmaların temizlenmesine göz yuman, tutuklu paşaları sahiplenmediği için yerden yere vurulan Paşalar Bloğu artık atağa geçti.
Çiçeği burnunda Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un neredeyse ilk icraat olarak darbeci generallere tutuklu bulundukları yerde Kocaeli Garnizon Komutanı Korgeneral Galip Mendi'yi cezaevine ziyarete göndermesi manidardır. Bu tavrıyla Ordu kanadı tüm kamuoyuna ve asıl olarak da operasyonlarla statükocular karşısında güç kazanmaya çalışan Tüsiad cephesine net bir mesaj vermiş oluyor.
İlker Başbuğ darbeci generalleri sahiplenerek bu oyunda taraf olduğunu, bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söylemiş oluyor. Aynı zamanda bu adımıyla bu soruşturma ile teşhir olan, tutuklanan, ayrık gösterilen unsurlara 'hepimiz biriz, arkanızdayız' mesajını veriyor. Ve aynı anda yargı üzerinde psikolojik baskı oluştoruyor. Ergenekon Operasyonu'yla teşhir olmuş, açığa çıkartılmış unsurları sahipleniyor.
Ordu, devletin derinliklerinde at koşturan, derin katliamlar yapan, Susurluk'tan Şemdinli'ye, oradan Gazi Katliamı'na ve 'faili belli' katliamlara uzanan bu çetenin teşhir olan unsurlarına sahip çıkarak aslında şimdiye kadar attığı hamasi nutukları, göz boyamalarını yemiş oluyor.
Yaşamın gerçeği sözün önüne geçiyor. Adına her ne denirse densin, ne amaçla olduğuna dair açıklamalar yapılırsa yapılsın tarafını belli ediyor.
Bu haliyle de 'Yargıya saygılı Asker' balonu da uyduruktan solcu, asker başlıklı kalemlerin yüzlerine patlamış oluyor.
Ergenekon Operasyonu'yla açık bir savaşa giren klikler, şimdi artık kozlarını daha açıktan oynuyor. Asker resti görüyor ve buna karşı yandaşlarına bir selam çakmış oluyor. Selamın gönderildiği yerdeki moral bozukluğunu, unutulmuş hissini kırmak istiyor.
Dün yaşanan resmi cezaevi ziyareti ile askerler halklarımıza karşı işlenmiş suçların ortaklığına imza atmış oluyor. Tescillenmiş oluyorlar çok açık bir şekilde. 'Bizim derinimiz- ayrığımız yok' demeye getiriyorlar. Bu olayla artık görmeyen kör gözlerin dahi gözünün içine sokulurcasına Ergenekon'un aslında ne olup- ne olmadığı açıklanmış oluyor.
Bu aşamadan sonra da kimse 'Adaletin üstünlüğü', 'yargıya saygılıyız' türünden safsatalarını kimseyi inandıramaz. Artık açık olarak oyun perdenin gerisinde değil gözlerimizin önünde oynanıyor. Bizlerinse seyirci olması isteniyor. Katliamlara, çatışmalara, kirli savaşlara...
Cezaevi ziyareti ile söylenen şey çok açıktır:
'Yok aslında birbirimizden farkımız, sen aynı ben aynı.'
Ve artık KRAL ÇIPLAKTIR. Tabi bunu medyada kaç kişi söyler orası meçhul.