Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ağustos '09

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Erol Evgin ve ''bir şarkısın sen''

Erol Evgin ve ''bir şarkısın sen''
 

TEBRİKLER SİZE...


Sevgili Erol Evgin ve Pınar Altuğ'un, atv'de birlikte sundukları; ''BİR ŞARKISIN SEN'' isimli programı, ilk gördükten sonra, hemen hemen her hafta seyr'ettim. İnanın ne diyeceğimi bilemiyorum. Bu kadar nezih, bu kadar seviyeli, bu kadar içi dolu bir programı hazırlayan herkesi kutlamak istiyorum. Bu güne kadar hiçbir eğlence programını kendim açıp seyr'etmedim. Haberlerin hâricinde kolay kolay TV seyr'etmekten hoşlanmayan birisiyim zâten. Fakat bu programı; her cumartesi geldiğinde, TV'yi hemen açıp, seyr'etmeye başladım her hafta. Her program çıkartttıkları sürpriz kişilerle de, bu program; 7'den 77'ye herkesin beğenerek seyr'ettiği bir program haline gelidi doğrusu. Geleceğin yeteneklerini, onurlarını kırmadan, onları teşvik ederek, her hafta daha da iyi bir performansla seyirci karşısına çıkartıp, mükemmel bir seyir sunan Erol Evgin ve arkadaşlarını gerçekten tebrik etmek lâzım.

''BİR ŞARKISIN SEN'' isimli, çocuk yeteneklerin ortaya çıkarılmasına yönelik yapılan bu programı, TV'de haber ararken rastlamıştım bir gece(02.05.2009, cumartesi). O gece'den sonra seyr'ettiğim her programlarından, inanın ayrı bir haz aldım. O çocukların, inanılmaz mâsûmiyetleri ve kâbiliyyetlerine hayran kaldım. Erol Evgin Bey'in çocuklara ve seyircilere karşı olan samîmi hareketleri ve konuşmaları, programın seyr'edilmesini câzip kılan en mühim unsurlardan biri idi bence. Sayın Evgin'i ve ekibini; böyle nezih bir programın ortaya çııkması için, yapmış oldukları katkıdan dolayı ayrıca tebrik etmek lâzım.

Çünkü, Erol Bey'in, çocuklara olan yaklaşımlarındaki olağanüstü letâfet, belağat, ferâset ve onlara; konuşmaları ile vermiş olduğu cesâret ve güven duygusu, inanın takdîre şâyândı.

Her geçen programda, fersah fersah yol kat'etmiş olduklarını görmekten ap-ayrı bir haz aldığım bu çocukların bir çoğu; inanıyorum ki gelecekte bu memleketin en güzîde san'atçıları olacaktır.

Yalnız bir endişem var!..

Bu çocuklar; şöhretin verdiği sarhoşlukla başları dönüp, öz kişiliklerini (Allah korusun) kayb'ederlerse eğer, inanın gerçekten çok yazık olur. Dilerim böyle olmasın, kendilerini kayb'etmesin ve ''ne oldum delisi'' olmasın bu çocuklar.

Bugüne kadar tanıdığım, tanıştığım ve hâlen dostluğumuzun devam ettiği, bir çok san'atçı ve ünlü'den biliyorum ki; bunların büyük bir kısmı, kendilerini insanüstü bir yaratık kabul ediyorlar. Bir ara bir gazetede okumuştum, bir san'atçı; ''Sanatçıların yüzde 80'i psikolozik bunalımda...'' diyordu. Bu üzücü bir durum değil mi sizce?

İnsan, her yer ve şart altında, insanlığını kayb'etmemeli değil mi?..İnsanlar; ne oluyor da, makam-mevki, şan-şöhret sâhibi olunca değişiyor bir türlü anlamıyorum. Bu, uzmanların üzerinde durmaları gereken, müthiş bir psiko-sosyal bir hâdise aslında.

İnşaAllah bu çocuklardan hiçbiri, böyle kötü bir duruma düşmezler. Bu çocukların, böyle bir psiko-sosyal çöküntü yaşamamaları için İnşaAllah; programların devam ettiği süreç içerisinde, programı yapan kuruluş tarafından, çocuklara psikolojik destekler de verilmiştir. Bunu yapmamışlarsa eğer, aynı programı bir daha yapacaklarsa şâyet, bu psikololik desteği mutlaka sağlamalılar çocuklara...

Yoksa, ''çok seyr'edilen bir program'' yapmak veye geleceğin san'açılarını bulacağız düşüncesi ile, kaybedilmiş insanlar üretmenin sorumluluğunu, mes'ûliyet duygusu olan hiçbir kimse taşıyamaz zann'ediyorum.

Sağlık ve muhabbetle...

Bektaş Azizoğlu
02.08.2009, pazar
İSTANBUL

 
Toplam blog
: 344
: 580
Kayıt tarihi
: 24.11.07
 
 

İlkokul'u Düzce'nin Gölyaka İlçesi, Açmaköy'ünde bitirdikten sonra, Ortaokul'u Gölyaka'da okuyup,..