Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '16

 
Kategori
Kitap
 

Eski tadında şiirler/ Şener Bulcun

Eski tadında şiirler/ Şener Bulcun
 

“Ne tenden ne candan vazgeçebildim/ Ömrümü tükettin sen yalan dünya” ŞENER BULCUN


“Aşıklar dost arar her yerde

Bazen vefa ses vermese de.”

Şener Bulcun / “Aşıklar” şirinden

 

Eski Tadında Şiirler’i elinize aldığınızda içinize ilkyaz güneşi misali bir sıcaklık yayıldığını duyumsuyorsunuz öncelikle. Kitabın kapağında ve iç sayfalarında yer alan, yüreklerde bahar hissi uyandıran laleler ve güller ışıl ışıl gülümsüyor sizlere.

Gül ki Peygamber efendimizi, lale ki Yaradan’ımızın simgesi değil midir? İşte sinemize huşu bahşetmesi bu yüzden olsa gerek ta ilk baştan.

“Eski Tadında Şiirler”olsa da kitabın adı, bu şiirler yepyeni buluştuğu her okur için.

Buram buram divan edebiyatı kokuyor dizeler, beyitler.

Şairin,  mısralarında edebi boyuta ince ince dokunuşu bir yana, Tasavvuf ilmiyle yarenliği öte yana.

İlk bakışta Arapça, Farsça kelimeler çok gibi görünse de şiirler okunmaya başladığında o kelimenin günümüzdeki karşılığını bilmeseniz bile anlam bütünlüğü içinde size ne demek istediğini anlıyor, yorumlayabiliyorsunuz. Ve bu özellik Şener Bulcun’un kelime hazinesinin zenginliğine dikkatleri çekerken gerek edebiyat gerekse Tasavvuf ilmi açısından donanımlı bir edebiyatçı olduğu gerçeğini gözler önüne seriyor.

Şiirlerde anlatılan ‘aşk’ hep ilahi olana. Maddeye değil manaya, somut olana değil soyut olana verilen önem, kendisini kuvvetlice hissettirirken Şair’inin hayata bakış açısına dair de ipuçları veriyor okura.

Aciz birer kul olunduğu, derde dermanın O’ndan aranması gerektiği, bu dünyanın faniliğine vurgu yapan şiirlerin altını koyu punto ile hüznün çizdiği duyumsanabiliyor sayfalar boyunca ilerlediğinizde. Şener Bulcun’un şiirlerinin hemen hemen tamamında bir şiirine verdiği isim “Ruh Tufanı” esiyor aslında.

Zaman, gül, lale, bahar, gönül, aşk, ağyar, alem-i elest, mahşer, dar-ı beka, sabır, sükut, dua sıkça kullanılan mazmunlar arasında.

Divan edebiyatında sıkça rastladığımız gazel, murabba, rubai tarzı şiirlere rastlamak da mümkün Bulcun’un dünyasında.

Kitap 45 sayfa. 37 şiir var içinde. Şiir sayısı az, kitap ince gibi görünse de şiirlerdeki derinlik her şiir okunduğunda dakikalarca durup düşüncelere dalmasına neden olacak gibi okurunun.

Şairtürk Yayınları’ndan çıkan Eski Tadında Şiirler’in Genel Yayın Yönetmenliği Doğan Bilge, Grafik Tasarımı Yemen Karadeniz, Editörlüğü Ahmet Saygı, Doğan bilge ve Halil Zenciroğlu tarafından yapılmış.

 

Şair ile iletişim  senerbulcun@hotmail.com bu mail adresinden sağlanabiliyor.

Divan edebiyatının,  postmodern yönü ile okurlara seslenen Eski Tadında Şiirler’in  bir başka özelliği ise şairinin sesinden şiirleri dinleyebiliyor olmanız. Sayfaların sağ üst köşesine yerleştirilen ‘karekod’ uygulamasıyla cep telefonunuzdan indirdiğiniz programı eşleştirdiğinizde birbirinden güzel şiirlerin şairi tarafından nasıl yorumlandığına tanıklık edebiliyorsunuz.

            Eski Tadında Şiirler’de yer alan “Naat1-Naat 2”nin yazılış öyküsünü köşe yazarı olduğumuz Edebiyat Ufku e-Dergisinin bir toplantısında Şener Beyden dinleme şansına sahip olmuş,  gördüğü ve derinden etkilendiği bir rüya sonucu kaleme aldığını öğrenmiştim. İşte o Naat’lardan birkaç beyit…

 

“Mecnunum der gelen geçenden seni sorarım

Çöllerde susuz bırakma ya Resulallah”

(sy:11)

 

“Sözümüz söz dönmeyiz yeter ki erelim vuslata

Öyle mahzunuz ki nuruna müştakız Ya Resulallah”

(sy:37)

 

Pek çok şairin derdini, sırrını paylaştığı “gönül” ile Bulcun’un da dertleştiğini görüyoruz:  

“Ellerim semaya açık dilimde hep dua

Alnıma yazılmış bu sevda ne’yleyim gönül”

(sy: 12)

 

Bir çeşit yakarış var nefse yenilmeden çekinerek;

“İsyan deryasına meyyal olsa da ahvalim

Bitmese de çilem, gözyaşlarım, derdim

Rahmanı rahimdir gideceğim tek yerim

Elhak bir gün ve ileyhil masıyr, diyeceğim”

(sy: 22)

 

 Bir çeşit kabulleniş var O’ndan geleni;

“Ne tenden ne candan vazgeçebildim

Ömrümü tükettin sen yalan dünya”

( sy: 27),

 

“İsterdim bir ömür dost ile dost, yar ile yaran olayım

Cana can olmayan canı, cananı gayrı neyleyim

(sy: 26)

 

Bir çeşit nasihat var insanların davranışlarına yönelik olarak beyitlerde/ mısralarda;

 

“Allah bir, ondan gayrı cümle masivadır bilesin

Temessük etmektir vazifen tarik-i ubudiyete”

(sy: 23 )

 

Dua tadında beyitlere rastlamak da mümkün;

“ Her şey sende biter Ya Rab, sendedir kudret

Ne olur zulmette kalan kullarına yardım et”

(sy: 18)

 

“Kovma kapından bizleri yok ki gidecek yerimiz

Feda olsun ya ilahî senin yolunda her şeyimiz”

(sy: 31)

“Eski Tadında Şiirler” okunası bir kitap, sizlerde okuyunuz…

Satırlarıma kitabın arka kapağında yer alan Gazel’in ithaf edildiği “Sevgiliyi ve aşkı, şiirlerinde en güzel biçimde işleyen divan şairlerine bir öykünmedir.” sözüyle noktalamak istiyorum.

 

KİTAP TANITIM: SİBEL UNUR ÖZDEMİR

 
Toplam blog
: 755
: 776
Kayıt tarihi
: 13.06.07
 
 

Ankara'da doğdum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi Ankara'da tamamladım. AÜİF iş idaresi b..