- Kategori
- Deneme
Eskiden meteoroloji olmadığı için insanlar herhalde yağmurun yağacağını yağdığı zaman öğreniyorlardı

Yaz, kış, bahar biliniyormuştur yine de… Baharda yağmur, kışın kar yağacağı… Hani ona da hazır olunur, kar yağmur mevsimine göre beklenir de ne zaman yağacağını bilmediğin için yağmura, kara, boraya, fırtınaya yakalanmaktan kurtulamazsın.
Yağmurun yağacağını yağdığı zaman öğrensen nolur, tedbir alamazsın. Bu nedenle eski zamanlarda insanlar bol bol yağmurdan kaçarken doluya tutulmuşlardır. Zor olmuştur yani…
Özellikle barınaklar korunaklı değilmiştir ya yakacak odun bol, insan az her yer senin… Biraz da şimdinin insanı gibi dayanıksız değilmiştir o günün insanları, sanki tuz olup eriyeceğiz; belki evleri bile yoktu dağda yatıyorlardı.
Ama öte yandan biz karda yağmurda kalsak hemen hastalanıyoruz, sonuçta eskinin insanı da etten kemikten ne kadar dayanıklı olabilirler ki; dayanıklı olmadıkları 40’lı 50’li ortalama yaşam süresinden anlaşılıyor.
Birden kar bastırdı, fırtına, bora… Dağ başındasın; Allah rahmet eylesin, havanın durumunu bilseydin yola çıkmazdın. Bulutlar, gökyüzünün durumu, rüzgârın esişi falan bilgi verir ama hava kapalı olup yağmadığı zaman da var.
Savaşa gidiyorsun, havanın durumunu bilmiyorsun, harbe girdin gök boşanıyor; gerçi can derdinde onu mu düşüneceksin.
Eski zamanlarda deprem, sel, soğuktan donanlar, çığ… Dağdaysan ki o zamanların insanı dağda olur, avcı çünkü hiçbir şeye karşı hiçbir tedbir alamazsın.
Belki o zaman da varmıştır göğü inceleyen, bugün gibi olmasa da biraz meteoroloji… En azından yazı kışı bildikleri için ona göre hareket etmiş olmalılar. Yine de çok zor olmuştur insanlar için, biz önceden bildiğimiz halde tedbir alamıyorken… Eminim ki bir meteoroloji bilimi insanlığın hayatında çok şey değiştirmiştir.