Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

10 Nisan '12

 
Kategori
Güncel
 

Ev kızıyım umutsuz ev kadını adayıyım allahıma bin şükür

Ev kızıyım umutsuz ev kadını adayıyım allahıma bin şükür
 

Genç bir nüfusa sahibiz, diye övünür de övünürüz. Aktif, dinamik ve enerji dolu gençlerimiz ile; nice başarılara adım atacağımızı, her türlü alanda ilerleyeceğimizi, refah düzeyi yüksek ülkeler seviyesine ulaşacağımız düşünürüz devamlı. Fakat kazın ayağı öyle değilmiş.

Bir araştırma yapılmış genç nüfus için ve şonuçlar şöyle:

“15-29 yaş grubu kızların yaklaşık yüzde 60’ı
25-29 yaş grubundakilerin ise yüzde 66’sı; hem eğitim, hem de istihdamın dışında kalıyor.

Genç kızlarda atalet oranı:

15-19 yaş grubunda yüzde 47, 5
20-24 yaş grubunda yüzde 58, 3
25-29 yaş grubunda yüzde 65, 8

25-29 yaş dönemindeki kızlardan üçte ikisi “ev kızı”

Bu oran, Batı Avrupa’nın 5 katı ve Meksika’dan bile çok daha kötü!

15-29 yaş grubundaki erkek ve kızların yüzde 35’i atıl durumda.

Bu oran, OECD genelinde yüzde 9, AB genelinde ise yüzde 7

15-29 yaş grubunda 5 milyon 324 bini kız olmak üzere, toplam 6 milyon 624 bin genç; geleceklerine yatırım yapma imkanından yoksun şekilde, en verimli çağlarını boşa harcıyor.
Bunlardan 2 milyon 117 binini, 25-29 yaş grubundaki genç kızlar oluşturuyor.

Ev kızlarının sayısı 5, 5 milyona yakın ve bu sayı Avrupa’daki 16 ülkenin nüfusundan daha fazla. (Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’ nun yaptığı araştırma sonuçları)

Gittikçe çoğalan, ev kadını yetiştirme potansiyeline sahibiz bu durumda. İlköğretimi (Mecburi olduğu için o da!) bitir; ondan sonra, yatışa geç. Hayatının en verimli çağında olan bir yaş grubunu, televizyon önünde yaşamaya mahkum et. Bu gidişle gelecek, şimdikinden daha kötü görüntüler çıkaracak karşımıza.

Çağdaşlık, modernlik, ilerleme, zamana uyum sağlama yetmiş milyonluk bir ülkede; beş milyonluk kız nüfusunun evde boş boş oturup, hazır yiyicilik yapmasıyla açıklanamaz. “Kadının yeri evi, kocasının yanı” anlayışıyla; işe yaramaz bir konumda kadın kimliğini ortaya çıkarmanın, akıllıca bir açıklaması yok.

Bilinmelidir ki; bir kadın eğitim aldığı, bir şeyler ürettiği ve kendini geliştirebildiği ölçüde kadındır ve MUTLUDUR. Eğer biz kızlarımıza on beş yaşında evde oturmayı ve hiçbir şey yapmadan yaşamayı sunuyorsak ve bu şekilde hayatını yönlendiriyorsak, ileriki yaşlarında ne istemeye hakkımız olacak?

Kendi başına adım atmamış, karar vermemiş, kendi hayatını kontrol altına almamış, koca eline bakıp, eve kapanmış bir kadının ne yapmasını bekleyebilirsiniz ki? Gelsin diziler, gitsin car car kadın programları. Ekran önü hayatları, ekran ardı hayatlar olarak yaşama, onlarla kendi dünyasını bir tutma. Hayatı; aldatma, kavga, intikam, dedikodu, gözyaşıdan ibaret sayma.

Gidişat kötü. Gidişat tehlikeli. Atıl bir kitle haline gelen ülke insanın büyük çoğunluğunu, kadın cinsi oluşturuyor. Ve bu kadın cinsi, geleceği büyütecek olandır. Eğer şimdilerde kızlarımız eğitilmezse ve başıboş bir şekilde bırakılırsa; onların ortaya çıkardığı nesillerden bir fayda beklemeyin. Bugün beş milyon, yarın on, daha sonra on beş olur. Ve her şey için, çok geç olur… 

 

 
Toplam blog
: 432
: 6177
Kayıt tarihi
: 08.10.06
 
 

Med cezir içinde kafasına estiği gibi yaşayan bir havva kızı birazcık kağıt kalem aşinalığı olmas..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara