Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ekim '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Ev-li-lik Halleri

Ev-li-lik Halleri
 

“ Amaan sen evinin kapısını kilitle dışarıda olup bitenleri duymazsın olur biter ”

derler, görmüş geçirmiş aile büyükleri!

İyi güzel de, ya içeride olanlar? Aynı evi paylaştıklarımız ya da çok istediğimiz halde paylaş-a-madıklarımız? Onları ne yapacağız?

Öğrencilik yıllarımdı. Özel bir yurtta kalmak istemiştim. Hangi öğrenci bütün öğrencilik dönemi boyunca yurtta kalabilir ki? En azından benim zamanımda bu çok mümkün değildi.

Birkaç arkadaş eve çıkmaya karar vermiştik.

Kararımı hayata geçirdikten sonra başlangıçta her şey çok güzeldi.
Evlilikte balayı gibi.

Sonradan yaşadıklarım bana şunları öğretti:

- Eve çıkacağın arkadaşın, senle birlikte iki kişi olacak. Okul döneminde iki kişiden çok arkadaşla ev paylaşmak tamamen sorun.

- Her insan farklı yapıya sahiptir, okulda çok iyi arkadaş olduklarımızla aynı evde anlaşamamak da mümkündür. ( Bu sanırım insanın doğasında var. Onca yıllık birlikteliklerin sonunda yapılan evliliklerin birkaç ay içinde bitmesi gibi ) .

- Yemek, bulaşık ve temizliğin sıraya konulması insanı kalıbın içine sokar. Oysa birlikten kuvvet doğar.

- Öğrencilik günlerimiz hayatlarımızda her zaman yaşayacağımız bir dönem değildir. Birbirimizi tüketmek yerine keyfini çıkarmak gerek. ( Yanlış anlaşılmasın, ben çok da güzel bir öğrencilik dönemi geçirdim, tek şaşırdığım okulda çok iyi arkadaş olduğum bir iki kişiyle aynı evde anlaşamamış olmamızdı ) .

Bunların sonucunda şimdi, zaman zaman yalnız kalmayı sevmem, evde kendimle baş başa kalmayı tercih etmemin nedeni işte bu öğrencilik dönemlerime rastlar.

* * * * *

Yıllar sonra kendi evimi kurduktan sonra evde hoşuma gitmeyenler de olmuyor değil tabii.

Kısaca sıralarsak;

- Kendi saçlarımın yerlere, halılara ve banyoya dökülmesi ( Bunun için bulaşık eldiveni saçları yerden toplamak için çok işe yarıyormuş yeni öğrendim mevsimdendir diye de kendimi teselli ediyorum ) .

- Tüm ısrarlarıma rağmen oğlumun odasında dağıttığı oyuncaklarını toplamaması,

- Evin çok çabuk dağılması,

- Cadde üzerinde oturduğumuz için, bitmeyen trafik gürültüsü,

- Yine aynı nedenden çok kısa sürede kirlenen perde ve tüller,

- Yaz aylarında ütü yapma zorunluluğu LL

* * * *

Yıllar geçmiş, öğrencilik bitmiş, çoktan hayatla sarmaş dolaş olmuşuz.

O zamanki ev arkadaşlarım, şimdi kendi evlerinde nasıllar acaba?

Kapıyı içeriden kilitlemekle hiçbir şey bitmiyormuş işte, hayat öğretti bunu.

Her ne olursa olsun geçen yıllardan kalan eski bir reklam sloganı kulağıma küpedir benim :

<ı>“ Evdeki huzur; zenginlik budur. ”

 
Toplam blog
: 157
: 1671
Kayıt tarihi
: 12.10.06
 
 

İstanbul doğumluyum ama 20 yıldır Antalya'da yaşıyorum. 3 yaşında bir oğlum var ve eğitimciyim. Kend..