- Kategori
- Blog yazarları tartışıyor!
Evlilik aşkı öldürür mü?...

kuşlar gibi olamaz mıyız?
Milliyet Blog haftalık bülteninde konuyu tartışmaya açtıklarını okuduğumda yazma isteğim geldi.
“Evlilik mi aşkı öldürür yoksa aşk mı evliliği öldürür” diye düşündüğümde her ikisinin de oluşumunda kişilerin karakter yapılarının etken olduğunda karar kıldım.
Evlilik aşkı öldürür diye aşık olunduğunda “Aşk ölecek” diye korkup evlenilmeyecek mi? Bence çok yanlış…
Şimdilerde evlenip boşanmak, tekrar evlenmek, tekrar boşanmak o kadar kolay geliyor ki insanlara…
Aşk yani o kalp çarpıntıları bitti “Hadi boşanayım tekrar bulduğumda evlenirim”
Ya da evlilik sürerken “Yenisini bulup yaşayayım bitince tekrar yaşarım” düşüncesiyle evliyken yaşamak.
“Aşka sahip çıkan insanlar ömür boyu aşk içinde yaşarlar”. Çok kolay bir şey değil elbet, çünkü tek taraflı olabilecek bir şey değil bu.
İki taraf da olaya aynı şekilde yaklaşırsa ve karakter yapıları itibarıyla birbirlerinden bıkmadan yaşama şansı bulurlarsa “Aşk ömürlük olur”.
Hafta sonunda Sema ‘Yağmur Zamanı’ arkadaşımla beraberdim. Gece dörde kadar süren sohbetimizde Mehmet’le yirmi seneyi aşkın evlilik yaşamları olmasına rağmen aşk içinde olduklarını gözlemledim.
Mehmet’i daha önceki toplantılarda tanımıştım. Az çok karakter yapısını biliyordum,
Sema’cığımı dinlerken ne kadar bir elmanın iki parçası misali birbirleriyle uyumlu olduklarını gözlemledim. Onlarınki sevgi değil aşktı.
Aşkın bu kadar uzun süre yaşamasına sebep Mehmet’in işi gereği ayrı kalmaları mı diye düşündüm. Özlem aşkı yaşatır çünkü…
Sevgili Ahmet Balcı’da evliliği ve aşk’ı hasrete emanet etmiş ya, bir an acaba dedim kendi kendime…
Ama yok onlar her daim dip dibe otursalar da aşk her yerde onlarla birlikte olacak biliyor, hissediyorum.
Onları böyle görmekten çok mutlu oldum… Ömür boyu “Aşk içinde bir yaşam” diliyorum.
Aşıktık,
Albatrosun kanatlarındaydık.
Mavi göklerde, gözlerden uzak.
Güvenli, tedirgin
Biraz da korkak.
Aşk; fırtınalı denizlerde,
Küçük, iki kişilik bir sandal.
Batma risklerine karşı tedbirsiz.
İniş çıkışlarda, derin heyecan.
Aşıktık, ayrılığın adı dillere yasak.
Edilen yeminde saklıydı süre.
Terkedişler,
Bir serçenin yüreğinde patlayan bomba.
Aşk, bir yılanıl sevişme,
Masum sarılarak, sessiz yumuşak.
İhanetler acı, korkunç bir zehir.
Aşk, bir yılanıl sevişme,
Masum sarılarak, sessiz yumuşak.
İhanetler acı, korkunç bir zehir.
Aşk acemi
Aşk usta
Aşk çırak
Gizemli, gizli yanı insanın,
Aşk cesur,
Aşk korkak.
Muzaffer Cura
(Yakında M.Cura’yı da Milliyet Blog’da göreceksiniz, burada olması gerektiğini söylediğimde peki dedi)