- Kategori
- Futbol
Fenerbahçe Kupa'ya asılıyor. Bursa 2 Fenerbahçe 3

Fenerbahçe adeta kupaların takımı oldu…
UEFA Avrupa ligi maçlarını hep birlikte takip ettik. Deplasmanda oynadığı üç maçın tamamını kazanarak, kupa takımı(!) olduğunu bir kere göstermişti.
Oysa Türkiye Liginde bunun tam tersi yaşanmıştı. Ligde oynadığı maçlarda deplasman fobisi(!) kendisini göstermişti.
Fenerbahçe ligin ilk yarısında oynadığı lig maçlarında deplasmanda kaybettiği puanlarla ligin ilk yarısını 27 puanla tamamlamış ve sıralamada dördüncü olmuştu.
Fenerbahçe adeta kupalar takımı oldu demiştik ya, Ziraat Türkiye Kupası maçlarında, lig maçlarındakinin tam tersine bir yol izliyor.
Kupa maçlarında deplasman fobisini bir kenara iten Fenerbahçeli futbolcular, kupa maçında oynadıkları iki deplasmanı rahat kazandılar.
Özellikle Bursaspor deplasmanında oynanan maçta, Fenerbahçe her zamankinden farklıydı. Öylesine farklıydı ki; Maça golle başladı. Maçın ileri saatlerinde Fenerbahçe’de öne çıkan bazı oyuncular vardı. Örneğin Genç Semih(!) maçı öylesine çok istiyordu ki, 90 dakika boyunca çırpındı. Salih takıma iyi monte edildiğini gösterdi. Gökhan Gönül bildiğimiz gibi… Selçuk da öyle(!)
Maça gelince: Bursaspor öyle mücadele etmesine rağmen, doğru düzgün gol pozisyonuna giremedi. Bursa’nın attığı ilk gol bariz ofsayttı. İkinci gol ise zaten Gökhan Gönül’den! Gökhan Gönül bu maçta çok çalıştı! Hem rakibe, hem kendi kalesine güzel goller attı!
Semih’in faul gerekçesiyle sayılmayan golüne gelince; aynı golü Bursa atsa sayılır mıydı, sayılmaz mıydı?
Fenerbahçe geriye düştüğü maçı ciddiye alarak 3-2 de olsa kazanmayı bildi. Baroni ve Sow’un oyuna girmesiyle Fenerbahçe apayrı bir kimliğe büründü.
Krasic hala bu takımın oyuncusu değil.
Netice; Fenerbahçe kupa’da kayıpsız yoluna devam ediyor.