Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Eylül '12

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe Marsilya karşısında kendini kaybetti.

Fenerbahçe Marsilya karşısında kendini kaybetti.
 

fenerbahce.org


 

Aslında her şey iyi gidiyordu, Topal ve Meireles'li orta alan uzun zaman sonra bu kadar sağlam ve güvenili gözüktüler. Sağda Topuz ile solda Caner ise gecenin en çalışkan ismiydiler. Caner bu çalışkanlığını golle süslerken Topuz Saracoğlu'nun tüm çimlerine basarak izini bırakıyordu. 

 

2-0 dan sonra tribünler coştukça coşuyor Marsilya ise şaşkınlık içinde çaresiz kalıyordu. Fakat ne olduysa birden Fenerbahçe'de değişiklikler gelmeye başladı. Oysa Aykut Hoca yorulanları çıkartıp daha dinamik isimlerle bir Avrupa Ligi maçı oynamasının da etkisiyle anlamlı kabul edilebilecek değişiklikler yapmaya başladı. Belki de o tuhaf ilk golü yemekle başladı herşey. Marsilya'nın ilk golü bağıra bağıra ben geliyorum diyordu. Biz gelen golün sesini ta tribünlerden duyarken, 7-8 Fenerbahçeli'nin rakibe müdahale yerine refakat etmeyi tercih etmesiyle Avrupa Ligi'nde yenmeyecek saçma bir gol yedi Fenerbahçe. Bu gol'ün Aykut Kocaman'la falan izahı yoktu. Şartlar ne olursa olsun o topa bu düzeyde bir futbol oynayan Fenerbahçe'li bir futbolcu mutlaka müdahale yapmalıydı. Üst düzey maçlarda böyle gol yediğiniz takdirde o maçı kazanmanız mucizelere kalıyor. Evinizde 2 gol atabildiğiniz rakibinize karşı kazanmalısınız. Hele ki, 2-0 üstünlüğü sağlamışsanız. Ama bunu da doğru takım savunmasıyla yaparsınız. Oysa Fenerbahçe o saçma golü yedikten sonra topu ayağında tutup sakinleşmeyi seçeceğine topluca takım halinde panik yapıp, geriye yaslanmayı ve ileriye doğru topları savurmayı seçince bize de tribünlerde dua etmek kaldı...

 

Bu beraberlikten sonra ben, hem Bienvenu'nun hem de Christian'ın uzun bir süre forma giyemeyeceğini düşünenlerdenim. Aykut Hoca'nın yüzünü kara çıkarttılar. Bienvenu yedek kaldığı haftalarda hiç üzerine koyamadığı gibi sıfır konsantrasyonla oynadı ve kötü oynayan Sow'u bile bize arattı. Ve Christian. Attığı kritik ve estetik goller onun ne kadar kaçak bir futbol oynadığını devamlı saklıyordu. Ama o da sanki Aykut Kocaman'a ihanet edercesine Alex'in yerine girdiği oyunda ayağını bir kere topa sürmediği gibi geriye yardıma da gelmedi... 

 

3 Temmuz'dan sonra suni bir Alex-Kocaman krizine ısrarla alet oluyor taraftarlar. Bir önceki maç yazımda "Seri Galibiyetlere ihtiyaç var" yazmıştım. Bir kere daha görüldü ki, bu takımın moral eşiğini aşacak üst üste bir galibiyet serisine gerçekten ihtiyacı var. Bu akşam güzel bir ambiansta dönem dönem etkili ve iyi oyunla ve  iyi bir Avrupa rakibiyle bu serinin başlangıcını yapacaktı neredeyse. Bu başlangıç uzun süren ataleti de üstünden atacaktı oyuncularda ve büyük moral sağlayacaktı. Ama buna inat öyle bir son dakika golü yedi ki Fenerbahçe, kendisini tünelin daha da karanlığına doğru itiverdi...

 

Şimdi yine herkes taraftarlığını unutup yeniden teknik direktör olacak. Kalın urganlar hazırlanıp ilmek yapılıp Aykut Hoca'nın kellesine doğru yol alınacak... Yazık... Oysa herkes bilmeli ki, Fenerbahçe'de sezon ortasında hoca değiştirme dönemleri çok gerilerde kaldı. Bu takım Aykut Hocayla iyi yerlere gelecek. Fenerbahçe dönem dönem oyunda kurduğu üstünlükleri maçın geneline yaydığında ve takım savunmasını biraz daha arttırdığında çok daha rahat edeceğiz hepimiz... 

 

Son sözüm tribünlere... Evet bu akşam coşku büyüktü, tezahüratlar güzeldi, ambians büyüleyiciydi. Ama hepsi Fenerbahçe öndeyken gerçekleşti. Skor'a göre taraftar olacaksak, üstümüze giydiğiniz armanın ne önemi var. Taraftar dediğin o coşkuyu, takım gerideyken veya gol gelmemişken de yapabilmelidir. Eskiden Fenerbahçe tribünleri oyuna müdahale edip takıma gol attırırdı. Gerçek bir 12 numaraydı. Şimdi sadece kendi futbolcusuna ve hocasına müdahale ediyor sanki...

 

http://twitter.com/ahmetceliksungu

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 252
: 936
Kayıt tarihi
: 17.03.08
 
 

74'ün İstanbulunda, Sultan şehri Üsküdar'ın, kız çocuklarına "Zeynep" erkeklerine "Kamil" adı kon..