Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Temmuz '06

 
Kategori
Futbol
 

Fiks menü fikstür

Fiks menü fikstür
 

2006-07 sezonunun fikstürü çekildi... Gerçekten çekildi mi sizce? Nasıl çekilir bu fikstür noter huzurunda mı hiç düşündünüz mü? Eğer böyleyse 3 sene üstüste birbirine benzer fikstürlerin denk gelmesi ihtimali matematikte nedir?

Kişisel fikrimce fikstür diye birşey çekilmiyor, hazırlanıyor. Önceki seneler sadece bana Trabzonspor'un 1 hafta geriden Galatasaray'ın oynadığı aynı takımlarla eşleşmesi garip gelirdi. Bu sadece 2 takıma ait bir özellik de değil, aklıma ilk gelen oydu.

Şimdi ise daha garip şeyler oluyor sanki. Son 3-5 senedir ligin ateşi son haftaya kadar sürsün diye fikstür öyle bir konumlandırılıyor ki, bunun tesadüf olması artık matematikte bile imkansıza denk geliyor. Düşünün bir, geçtiğimiz sene GS-FB çekişmesinde herkesin beklediği derbi sondan 2 hafta önceydi. Ondan 1 önceki sene sondan 1 önceki haftaydı. Ya ondan önceki sene Sergen'in 90. dakikada Galatasaray'a attığı gol ile Beşiktaş'ı sondan 1 hafta önce İnönü'de 100. yılında şampiyon yaptığını kim unutabilir? Peki ya bu sene... Sondan bir hafta önce Galatasaray Fenerbahçe derbisi var. Ondan önce Fenerbahçe-Trabzon, ondan önce Beşiktaş-Fenerbahçe. O kadar da bariz olmasın diye Beşiktaş Galatasaray maçı 6. haftaya denk gelmiş. Kimbilir belki 6. haftada da lige milli maç yüzünden ara verilecektir lig tv üyeleri üyeliğini ayda 4 maç yerine 2 maç izlemek istemedikleri dönem için dondurmaya çalışmasınlar diye araya bir derby serpiştilirmiştir.

Lig tarihinde son 3-4 haftaya 12 puan farkla giren bir takım çok nadir görülür. Bunu bilen lig tv yönetimi benim kanımca son haftaya 6 puan giren bir lider için bile güzel bir fikstür hazırlamış ki şampiyon son haftaya kadar da belli olmayabilir hesapları yapılsın... Bence yayıncı kuruluş süper lige bu kadar etki etmemeli.

Önce maç saatlerinin belirlenmesinde etkili oldular, sonra cuma günü maç oynanmasına onlar neden oldu, son senelerde de istedikleri kamera görüntüsüyle ve amiyane tabiriyle "goygoy" yaparak istedikleri futbolcunun veya takımın ceza almasını sağladılar ya da engellediler. Dünya kupasını hepimiz izliyoruz. Lig tv bizi öyle çok oynanan futboldan uzak şeyleri yakalamaya alıştırmış ki, arka planda ne oluyorsa görüyoruz artık ve tekrarını göstermeyen kameramanı eleştiriyoruz işini bilmemekle suçluyoruz.

Ama dünya kupaları hep böyleydi.. Sadece değişen Türk futbol izleyicisinin tv izleme huyu oldu. Eğer dünya kupasının resmi yayıncı kuruluşu herhangi bir Türk televizyonu olsaydı bence penaltıyı gole çeviren lahm'ın nazi selamı için siyaset meydanında naziler ve yahudiler diye iki tribün koydururdu ya da savaş ay ile naziliği araştırır sonra alakasız kişileri nazi fanatiği gibi kavga ettirtir sonunu da atatürke bağlayıp kendini temize çıkartırdı. Futbol izlemeyi unutmuşuz ,dünya kupası bize televizyonda sadece futbol göstererek bunu hatırlattı. Cordoba'nın degajmanı, yan hakemin göbeğine yapılan zoom, dudak okuma yöntemleriyle küfür tespit etme, alpayın milli marşı bağırarak söylemesinin psikanalizi ve kesin hükmü derken asıl izlemek istediğimiz şeyi unutuyoruz, böylece yenilgiye de tahammülümüz gittikçe azalıyor. Hatırlarsanız Türk Milli takımı Litvanya'ya da turu yakalayacak skoru elde ettiği halde gol yiyerek elendiği sene futbolcuları kovalamamıştık... Futbolu huzurla izlemek istiyoruz. Sadece futbol .

 
Toplam blog
: 2
: 867
Kayıt tarihi
: 06.07.06
 
 

1975 istanbul doğumlu, Marmara Üniversitesi iktisat ve yeditepe üniversitesi MBA bölümü yüksek lisan..