Fol yok yumurta yok özür dileyelim..

Türkiye'de ne zaman ne olacağı pek belli değildir. Bir gün günlük güneşlikse ortalık bir gün kar fırtına olur. Böyle bir ülkede tepki çeken bir kampanyayla karşılaşıyoruz birkaç gündür. Olayı biliyorsunuz, bir grup aydın fazla aydınlandıkları için Ermeni'lerden özür dilemeye kalkmışlar.

Kampanyayı destekleyen epey isim var. Bunlar hepimizin bir şekilde tanıdığı, bildiği isimler. İçlerinde çok şaşırtanlar da var. Demek ki içten içe bir soykırım düşüncesi taşımışlar bunca yıldır.

Ufak bir eleştiri yöneltsek hemen ''Düşünce karşıtı'' oluyoruz. Bakın siz şu işe...

***

Siyah fonda bir site açılarak 3 paragraflık bir bildiri yazıldı diye mi soykırımı kabul edeceğiz?

Hani kanıt?

Hani belge?

Böyle bir kampanyaya başlayacaksan, önce kanıtını sunacaksın. Kafadan herşeyi kabul edelim. Olur mu böyle şey? Aydınlık sormak, sorgulamak değil midir?

Ortada bir şey yok ama biz özür dileyeceğiz:

''Kusura bakmayın Ey Ermeni kardeşlerimiz, Osmanlı bir halt yemiş, sizi asmış kesmiş, artık idare ediverin.'' diyeceğiz.

İlginçtir ki böyle bir işe kalkışmak için planlanan zaman da manidardır. Bu kişilerin kimlerden güç aldıklarını az çok tahmin ediyorsunuz. Oluşan görüntülerle Ermeni Lobisi çok sevinmekte. Ulusal çıkarlarımız yok olma aşamasında. Abdullah Gül'ün Ermanistan - Türkiye futbol maçını izlemeye gitmesine karşı çıktığımızda bizi çözüm düşmanı ilan edenler şimdi o ziyaretten güç alarak daha da bastırmakta.

***

Ülkede özür dilenecek o kadar kişi varken sadece varlığı dahi göreceli bir soykırımdan özür dilemek bu ülkenin sorunları karşısında zerre duyarlılık taşımamak demektir.

* Töre adı altında cinayetlere kurban giden ya da genç yaşta okutulmayan ve evlendirilen kızlardan,

* Düşünce suçu adı altında yıllarca hapis yatan yazarlar.

* Sivas'ta göz göre göre yakılan aydınlar.

* Siyasi iktidar eliyle kalitesiz kömüre muhtaç bırakılarak zehir solumak zorunda kalan vatandaşlar.

... Liste uzar gider..

Özür dilemek erdemdir ama bu özrün neden ve nasıl dilendiği daha önemlidir...